30 Haziran 2024 Pazar

#SOSYAL MEDYA TUHAFLIKLARI

 Sosyal Medya Tuhaflıkları;



Yazıları okuyunca şok olup savcılıkta soluğu alanlardan cimere şikayet edenlere.


Yazılarımı alıp blog sayfasında satır satır eleştirip hakaret edenlere,

Yazılarımı paylaşıp sayfalarında küfür ettirenlere,

Samimiyet kurup, görüşlerimi alıp, kopyala yapıştır blog, kitap yazanlara,

Benle arkadaş olup övgüler yaparken, yazılarımı sayfasinda paylaşıp Akp ve cemaatlere dava açtıranlara,

Masonlarla ilgili çeviri yazımı Masonlara ulaştırıp saldırtanlara,

Yazılarımı bu yolla okuyup dinle bağını koparanlara,

Okumadan her yazımı 10 sene paylaştıktan, birikimi olmadığı için ikna yeteneği olmadığı halde, bazı sorunları yaşadığınızı öğrendikten sonra;

- Bu din işlerini bırak, kimse inanmıyor diye, beni yazmayı bırakmaya ikna etmeye çalışanlara,

Yazılarımdan çalıp makale, kitap yazan, olumlu, olumsuz program yapan bilgiç(!) gazeteci ve araştırmacılara,

Müslüman, Türk ırkçılığı yapıp, İslâm diye dinlerini öğreten Hıristiyan ve Yahudilere,

Vatan satmayı, devleti ,halkı soymayı mücahitlik, cihat, vatanseverlik gösterenlere,

Vatanseverleri hain ilan eden vatan hainlerine,

Tamamen köleci, yağmacı, pedofil, ensest dinleri sosyalist, adalet örneği gösterenlere,

Size, sizi en iyi anlayan olarak yaklaşıp, sizi satanlara,

Sizi tavlamak için yaklaşıp, sosyal medyadaki resmi ile gerçek hali zıt olduğundan, beğenmediğinizi anlayınca çaktırmadan sizi karalayanlara,

Sizi çekemediği için küçük düşürmek icin firsat kollayan yakın, uzak insanlara,

Okuduğunu, duyduğunu anlamadığı, hiç bir birikimi olmadığı halde, anlayabildiği bir kaç hap cümle ile, hatta sizden öğrendiklerini size satan sahte, hadsiz bilgelere,

Vatanı, milleti satan, nesillerin geleceğini karartan siyasilere anlık çıkarları için kölelik edenlere, parayla, vaatle oy satanlardan, iktidarı satan muhalefet partilerine,

Hak etmediği halde bu ülke insanlarına ve devlete verdiğiniz onca emeği yok sayıp sizi aşağılamak için kendi zenginliğini, yaşamında olanlarla sizi aşağılayan, vatan, millet, insanlık değerleri gelişmemişleri görüp;

- Böyle millete, devlete' dedirtenlere,



Atatürk Kamçatka' da Cami Yaptırdı" diye yazan, boyle bir şey olmasının imkansız olduğunu, 1924'de iktidar olan Josef Stalin Türkiye'yi İngiliz idaresine bıraktığı için, Atatürk'le ilişkilerinin olmadığını, Komünist düzende, böyle Cami imar izninin yabancı, Müslüman devlete SSCB'nin verme olanağının bulunmadığı gibi, Atatürk zamanında Kamçatka Yarımadasında Şamanların yaşadığından" cemaat olmayan yere cami ve herhangi bir tapınak yapılmaz" geleneğini ve 1950 sonrası Kırım sürgünü Müslümanların 1992 sonrası yani Kominizm sonrası camii basvurusu yaptıkları halde izin alamadıklarını, Osman Osmanoğlu adlı bir Kırım sürgününün bıktıran başvuruları ile 2000'li yıllarda izin verilip, inşaatın kilise yanlılarınca defalarca bombaladığını, güç bela açıldığını, çevirdiğim yazı ile yazdığım zaman kafayı yiyip, Yahudi ajanı ilan edip, 12 yazıcıya yazılarımı hazırlattığım iftirasını yazan kripto Yahudi Üniversite profesörlerine,(Atatürk Kamçatka da Cami Yaptırdı mı?)

Muhalif olduğunuz için hükümetle çalışan Sosyal Medya şirket çalışanlarının muhaliflere sayfa, blog silme, bir günden üç aya uzanan mahrumiyet yasakları vermelerine,

Bunlar yetmez gibi siyasî hükumetin,  sosyal medya şirket sahiplerini davet ederek, ayaklarına giderek 2010'da yalnız 600 blog şişirmesi, bu güne kadar benim bir blog, iki sosyal medya sayfam, bir youtube sayfamın silinmesi, bir blogumun, Akp'li Şevki Yılmaz' ın aldırdığı mahkeme kararıyla, diğerlerinin google kurumu, iktidar hatta muhalefet trollerince engellenmesi,

Blog yazılarım ve sosyal medya paylaşımlarından dolayı 12 dava açılması, bunların 8,5 yıl sürmesi, Saraylı hakkında yaptığım araştırma ve tespit yazılarına açılan davalarda "savunma hakkım yok sayılarak"  20 ay olan cezaya, başbakan iken 2014 yılına kadar yazdıklarım da, başkalarına ait sosyal medya paylaşın ve beğenilerim de " Cumhurbaşkanına hakaret suçu" sayıldı ve en üst düzeyden 5,5 yıl ceza verildi sonra indirim yapılarak ertelendi.

Benim gibi 200.000 kişi hakkında dava açıldı, 150.000 kadarı değişik cezalar aldılar.

Bu davaları açanların da, Akp'li avukatlardan hükümet kararıyla yapılan iki savcı ile bir yargıcın olması hukuksuzluğun kaynağıdır.

Böyle olaylara ve kişilere arkadaş, iş çevrelerinde olduğu kadar, SOSYAL MEDYADA da rastlıyorsunuz.

Bunlara rağmen hala yazıyorsanız, alışkanlıktan mı diye sorabilirsiniz.

-Tehlike geçinceye kadar, geçtikten sonra da yapıcı düşünceler yazmaya devam kararı alanlar, bu sorunun muhatabı değildir.

Bunlar içinde katıksız içtenlikle davanızı paylaşıp yürütenlere, her durumda, sözle de olsa destek olanlara,


Size ilham veren, karşılıksız bilgi paylaşan kıymetli dava insanlarına da rastlamak, onlardan yaralanmak ta size güç veriyor.

Tanışmasanız da.

Alaeddin Yavuz

Hiç yorum yok: