DEVLET VE YANDAŞ KANALLARINDAN ŞİDDET FIŞKIRIYOR.
Yıllardır hiç bakmadığım TRT, Show, KanalD, ve yeni çıkan 4-5 kanalda dün birer dizi, filim izledim.
2002 öncesi bu kadar silah, uyuşturucu, küfür, erkek, kadın dövme, cinayet, işkence sahnesi yapan bir yapımcı şirket, şiddeti özendirmek, aile birliğini bozmak, yakın akraba cinselliklerini özendirmek, toplumsal birliği bozmak, akrabalar ve toplum arasında düşmanlığı özendirmek gibi nedenlerle yargılanır, filim yapması yasaklanır, şirketi kapatılır, ömrünü hapiste geçirirdi.
Osmanlıda bile, gayrimüslim ve devşirme isyanları her zaman olmasına rağmen, cumhuriyet dönemi laik rejime bemzer, her dinden ve milletten Osmanlı Tebaalarının "Osmanlı Vatandaşı olma" gibi sosyal değerler vardı.
Bunu bir çok Osmanlı dönemi kitaplarında, yurt dışına göç etmiş veya isgalle Osmanlı vatandaşlığını kaybetmiş bir çok yabancı yazarların kitaplarında bulup okudum.
1980'lerde ülkemize ziyarete gelen eski Osmanlı ve ilk Cumhuriyet Türkiye'si Vatandaşı olan yaşlı Arap, Ermeni ve Rumların Türkçe olarak övdüklerine defalarca tanık oldum.
Ama, her iki devlet rejimi döneminde bu ülke vatandaşı olarak yaşamış ailelerin çocukları olan AKP'li din ve siyaseyet insanlarının hangi kin ve nefretle halkımıza bu kötülüğü yaptıklarını anlamış değilim.
Okulların hic birinde sağlıklı, çağdaş, bilimsel eğitim verilmiyor artık.
Varsa yoksa, İran, Hint, Sabi, Yahudi dinî gelenekleri ürünü olan, sarık, cübbe, şalvar, Hz Muhammed'in "Kısa Sakal" sünnetini yok sayan uzun, şekilsiz Yahudi Rabbilerini, Hıristiyan papazlarını, Hint Lamalarını taklit eden sakallar, kadınlarda saçının telini göstermeyecek şekilde Hıristiyan ve Yahudi kadınları gibi sıkma baş örtuleri ile kara çarşaf ve peçe veya çıplak gezse o kadar dikkat çektirmeyecek kadar vücut hatlarını ortaya çıkartan kumaş veya deri kıyafetler ile taş bebek makyajı denilen aşırı makyajlı her yaştan eşi örneği olmayan kadınlar ağızlarında kin, nefret söylemleri, çekinmeden öldüren veya öldürme emri veren, otoriter, dişi toprak ağaları, aşiret anaları, çete reisi kadınlar, erkekler, aşiret kökenli örgütlü mafyalar, kaçakçılar, karının kocaya, kardeşin kardeşe, çocukların anne ve babayı öldürdüğü sahneler ve her türlü ensest evlilikler, yasak aşkları işleyen diziler ve filimler izledim.
Bu günün bu kültüründe yetişmiş gençleri psikolojik uyum kurslarına almadan ülkesine sokan medeni devletlerin şikayete hakları yoktur.
Çünkü bu kültürü egemen kılan dini rejimleri en son Türkiye ve Suriye'ye onlar dayattılar.
Onların memurları oldukları için de ülkelerine rahatça girip yaşamalarına izin verdikleri için, bunların verecekleri rahatsızlıklardan da şikayet etme hakları yoktur.
Onların maki, siyasi ve askeri destekleriyle devleti tümüyle ele geçiren, onların kuklaları olan dini, siyasi, akademi üyesi yobaz ve kökten dinci, gerici devlet yapısı karşısında muhalif halkımızın yazıp, çizip, söyleyip, uyarmaktan başka yapacağı yoktur.
Bu uyarıları yüzünden de, iktidar ve yanlıları tarafından hedef gösterilip hapsedilmek, öldürülmek dışında mahkeme salonlarında süründürülmekle kalan ömürlerini tamamlamaktan başka seçenekleri kalmamıştır.
Türkiye ve diğer Müslüman ülkelerin birliğine, bütünlüğüne, farklı dini etnik kesimlerin barış içinde bir arada yaşamalarından emperyalist ülkeler, ileride onların egemenliklerini tehdit edebiliriz korkusuyla rahatsız olabilirler.
Zaten bu yüzden bu rejimleri iktidara getiriyorlar.
Ama iktidar uğruna, birlikte yaşadığı kendi halkından ve komşularından, böyle bir rejimi uygulayacak kadar nefret, kin sahibi din ve devlet idarecilerinin çıkmasını anlamak akıl isi değildir.
Ancak Tevrat, İncil, Kuran ve öncekileri gibi din kitaplarında "kendinden olmayanı öldür, yok et, soy, yağmala, köle et" emirlerine bağlı, imanlı insanlık düşmanları bunları yapabilir.
Başka açıklaması olan varsa o da yazsın.
Başka açıklaması olan varsa o da yazsın.
Deliller öyle çok ki, bu yazıdan geriye doğru gidin, bıktıracak kadar delil var.
Ya bu dünyayı nükleer silahlarla yok edin, olsun bitsin ya da insanlara insanca yaşam sunmak için birşeyler yapın.
Bu anlamsız düşmanlıklara, şiddete, köleleştirmeye bir son verin.
Takdir aklı, vicdanı olanındır.
Alaeddin Yavuz
Emekli Polis Memuru
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder