30 Kasım 2023 Perşembe

#ALO ALO DEYİP MİLYON DOLAR DİYENLER DE SOYULDU

 Günaydın Arkadaşlar...


Alo alo, milyon dolar kazananların şarkısı.

Yatıp kalkıp alo alo milyon dolar kazanayim derken soyulan sporcularımız hakkında yeni iddialarla güne başlıyoruz.

Bunların hepsi, cemaat, tarikat tarafından seçilip milyon dolarlar sahibi oldular.

Bir tanesi bu güne kadar çıkıp asgari ücretli, çalışan, emekli işçi, memur eziliyor, sömürülüyor diye halkı savunmadı.


Hep güçlünün yanında oldular.

Galatasaray UEFA'yı kazandı. Kulüp başkanı çıktı teşekkür konuşması yaptı.

- Bu zaferde bazı ruhani kurumların da katkısı büyük oldu, onlara da teşekkür ederiz dedi.

Bu kulübün oyuncuları din kardeşleri olan Katalon, Ispanyol, İtalyan kulüplerinde milyon dolarlık anlaşmalar yaptılar, şöhret oldular.

Paranın önemli kısmı da cemaatlere gitti tabii ki.

Cumhuriyetin, demokrasinin tasfiyesi için, bu günkü Akp iktidarı için çalıştılar.



Haclar, umreler yaptılar ve hala papaz sakalları ile geziyorlar. İktidarın ortakları hepsi.

Bunları hiiiiç dert etmeyin.

Yıllardır bir çok yazımda, asgari ücretli, işçi, memur, fakir fukara dolandiranlara çağrı yaptım.

Bunların topunu soysanız aç kalırsınız, ama alo alo deyip milyon dolar kazananları dolandırın, ellerinizi öpeyim dedim.

Hepsinin ayrı ayrı ellerini öperim bu dolandırıcıların.


Heykeli dikilecek insanlar.

Bu suçu övmek değil, her türlü soyulan halkın parasıyla ayrıcalıklı lüks yaşam süren, ama o sefil halk için tek olumlu laf etmemiş, hiç bir işçi, memur direnişine destek vermemiş bu cemaat gelinleri olan, halk düşmanı insanların hile ile zekat, sadaka vermesini sağlamak bence.


Bir çeşit Robin Hood efsanesi oldu bu.

Ben, sözüm vardı, böyle takdir ettim.

Gerisi size kalmış.
Elin gavuru bile "alo alo milyon dolar" diye şarki yaparak halkını uyandırmış.

Bizde niye yok?

Asgari ücretle 12 saat çalışan, her türlü soyulan, sömürülen emekçi insanların sefaleti bir yana, haftada 90 dakikalık maçta 90 dakika oynamadan milyon dolarlara boğulanların olağan dışı lüks yaşamları bir yana.


Sonunda milyon dolarlar kazananların da, kendi hırsları yüzünden soyulduklarını   gördüm.
Şükürler olsun soyanlara.
Robin Hood veya her neyseler. 


Takdir aklı olanındır.






Alaeddin Yavuz

29 Kasım 2023 Çarşamba

HZ MUHAMMET İNCİLDEKİ SAHTE PEYGAMBER.Mİ?

Hıristiyanlara Göre Hz. Muhammet Sahte Peygamber, Deccal'dır.

Islâm, Roma imparatorluğu toprağı olan Hicaz'da cıkmış, Ocak 628'de Irak Tizpon'da Sasani ordusunu yerle bir eden Herakles destekleri ile doğu ve batı kiliselerini birleştiren bir din ile Ordusuz, savunmasız kalan Şarani ülkesini yağmalamak için kurulmuş bir çapulçu teşkilatıydı.



Pers Süryanilerin (Salman-ı Rüşdi) Muhammed ile anlaşması sonucu Arap sayıldılar (Ibni İshak -Siret ül Resulullah) ve Islâm =,Bayraktar (Ginza D Rabba kitabı) dini, Bizans'ın öcünü almak için bayraktar olan sadece Türk soykırımı yapmak için oluşturuldu.



Hz. Muhammed Herakles'i İslam'a davet, etti, o da kibarca övgüyle bahsedip ret etti.

Çünkü bu gün bile Araplarda olan Yeryüzü Egemen Tanrısı oydu. ABD ve İngiltere devlet başkanları hala onların tanrılarıdır. Bu konuda sayfamda belge çoktur.



Herakles 661'de ölünceye kadar Müslüman Emeviler göstermelik bir iki çatışma dışında Roma ile çatışma yaşamadı.



Ölümünün ardından Ispanya Endülüs Süryani -İslam medeniyetine kadar iş büyüdü.

Vatikan tam olarak Islâm'ı benimsememiş Mecusi, Yezidi , Dürzi Türkleri destekleyerek Emevi Abbasileri zayıflattı, çökertti.

Ancak, yerleşik Müslümanlar haline gelmiş kitleleri kazanmak için hoşgörü gösterdiler.

Vatikan soykırım istiyordu. Beğenmedi.

13.yy başında Cengiz operasyonunu yaptılar ve Vatikan kana boğulan Islâm coğrafyasını gördü ve rahatladı.

Cengiz ölünce devlet 4 çocuğu arasında miras yoluyla paylaşıldı. Devlet de sürekli bölünerek yıkıldı.

Anadolu Selçukluları 9.yy başında Arap baskısından kurtulmak için Bizans'a sığınmış Mecusi Hıristiyan Türkler'di.

Katolik İncilini benimseyerek Selçuki Rumi (Roma Selcuklusu) adini aldilar. Hiç bir zaman da Müslüman olmadilar. Fatih'in Balkanlara sürdüğü bizim gibiler Hanefi oldular.

(ATATÜRK bile 1925'de onları Yunanlı diye Yunanistan'a sürdü, Türk diye Balkan Sırplarını, Arnavutları ile Müslüman bazı  Türk boylarını getirdi.)

Cengiz akınları Büyük ve Anadolu Selçuklularını tarihe gömdü.

Çeşitli beyliklere bölünen Selçuklu Bizans'ı Türk ve Müslüman işgali korkusuna itti. Vatikan'a gidip askeri destek istedi.

İsteği yerinde bulan Papa İnnesonzio (Masum) Türklerin, (Hıristiyanlıkta olmayan) hac görevlerine engel oldukları gerekçesiyle din savaşı Haçlı Seferi ilan etti.

Muhammed Deccal, Şeytan, Müslümanlar ve Türkler şeytanın orduları ilan edildi.

Katledilmeleri Vacip denildi. Bunun daha eski kökeni, Süryaniler Hz Muhamnet'i "Dini bozan, Şeytan Bizbat, Mars'ın Kılıcı, Kan dökücü Arap Ahmet diye ilan etmişlerdi.(Süryani kiliseleri internet sitelerinde bunlar hala yazılı)

Bizans Süryanileri şeytani ilan edip soykırım yapıp, Basra, Hürmüz körfezi kıyısı Yemame'ye sürmüş de olsa(4.yy), ışine gelen bilgileri almasında sakınca yoktu.

Kuran, Erzurumlu İbrahim Hakkı'nın Marifetname'sinde (350 yıl önce) yazdığına göre 96 sure, 6666 ayetti.

Bu da Incil'de şeytanın sayısı olarak Mesih tarafından bildiriliyordu

Bu gün de süre ve ayet sayısı 6'ya eşit bölünen rakamlardan oluşur.

Ama Vatikan, 2. Krallar kitabında Süleyman'a tapınak için Allah'ın verdiği ölçülerin de 6'nın katları olduğunu görmezden gelmiştir.

Hatta sayısız İsa ikonunda Allahları İsa sağ eliyle 6 rakamı yapar, onu da görmezden geldiler.

Halka İncil okumak yasak olduğu için farkı kimse de bilmeyecekti, sorun da olmadı zaten.

Benim gibiler kurcalayana kadar.

1204'lerde haçlı seferleri tekrar başladı.

Islâm 16.yy'da İspanya'dan atıldı.

En son haçlı seferi 11 Eylül 2001'de İsa'dan vahiy aldığını iddia eden, kendini Yeryüzü Tanrısı Roma İmparatoru gören kokainman Abd başkanı George Walker Junior Bush tarafından ilan edilmişti.




07.Ekim.2023'de de bunak Abd başkanı Joe Biden tarafından Hamas-İsrail tiyatrosu ile ilan edildi.



Bunlara en büyü destek de, ülkemize Tek Adam rejimi ile iktidar ettikleri, babadan Musevi Ezdi, anadan Musevi Bagratuni olan Bagata'lı Teyüp'ün torunu Tayyip'ti.

Ortodoks Şatanist Hıristiyan Gürcüler her yıl mesih beklemekle ünlüdür.

Bu mezhebe Ruslar da dahildir.

Bu gün diyanet işleri bu Bagratunilerin elindedir.

Ama Mesih bekleyen geri zekalı Müslüman kitlesi bile yaratmayı başardılar.

Şimdi, Incil'e göre Muhammed kimdir, Müslümanlara Hıristiyanlar ne gözle bakıyor okuyun.

Haliniz kaldıysa elbette.😊
https://en.m.wikipedia.org/wiki/Criticism_of_Muhammad?fbclid=IwAR001VqZIiZ2nOMCuRnbm8Qetg9Ko_MSe5cgI8YGOtouIcXeFWYyaaxjwMw

Takdir aklı olanındır. 

Alaeddin Yavuz 

BANKO İKTİDAR VE BANKO MUHALEFET DÜZENİ

BANKO İKTİDAR VE BANKO MUHALEFET DÜZENİ


Altı kol iskambil masası yine gündemde.

Özgür Özel, partisi çökmekte olan Meral Akşener ile buluşma önermiş.

Malum bu partiyi K.K da 20 milletvekili ile meclise ve seçimlere sokmuştu.

Özgür Özel de ikinci K.K olarak, yine can simidi attı.

Bıraksa iki ayda parti bitecek oysa.

Ama, Saraylı böyle istemiş midir kim bilir?


Hepsi sağcı ve AKP kökenli Illet İttifakı muhalefet memurluğunu güvenceye almak için bu oluşuma mevki okutacak kadar muhtaçlar.


Meralyan, Tamam deyince öbürleri de hazır zaten.

RTE'Yİ iktidar etmek için kurulan bu masa, halkı aldatmaya devam edecek görünüyor.

Milletçe kafayı aym yere çarpmaya doyamadık.

Sistem böyle işliyor.

Bastan tespit edilen ölçülerde, halkın gazını alacak sert muhalefet yapılıyor.

Muhalefet iktidarı sabah alacak izlenimi veren yalanlar ile aldatılan seçmen avutuluyor.

Avunan seçmen gevşeyip rahatlıyor.

Iktidar arada bir muhalefetin önerilerini dinleyip seçmene küçük kıyaklar yapıyor. İkisi de kazanıyor.

Yerel ve genel seçimler dışında halk sefalete mahkûm ediliyor.

Seçim zamanı bir parmak bal ağızlara çalınıyor,

Halk oyları veriyor,

Oyları RTE sayıyor,

Dağılımı partilere RTE yapıyor,

Bu işlem hiç bir denetime tabii değil. Muhalefet itiraz edemiyor, neşredecek kurum var ne de etmeye niyetli muhalefet.

Bütün parti başkanları da RTE tarafından diktatör yapılıyor.



Itirazı olan layığını buluyor.

Seçimler de partiler de hukuki, adil değil.

Osmanlı ve cumhuriyete Haçlı destekleri ile isyan eden gayrimüslimlerden oluşan bu yapılanma, Haçlılarla birlikte halkı köle ediyor, devleti soyuyor.

Vatandaş da dünya işlerinden el çekmiş, bilmem kaç milyar sonra kopacak kıyametten bilmem kaç milyar sene sonra tanrının yeniden yaratıp yargılanacağı ahret yaşamını kurtarmaya çalışıyor.(https://adilyargicc.blogspot.com/2023/11/kabir-mezar-azabi-yoktur.html)



İktidar muhalefet ortak, seçmen çantada keklik, istediğini yap, soran yok.

Oh ne alâ memleket.

Hâlâ gelecek için ümidiniz var mı?

Sandığa gidip oy kullanarak demokrasi toplumu olduğunuza inandıkça, bu sahtekar kriptolara güvendikçe kader değişmeyecektir.

Takdir aklı olanındır. 

Alaeddin Yavuz 

26 Kasım 2023 Pazar

#ARJANTİN YENİ DEVLET BAŞKANI ÇOCUK SATIŞLARINA İZİN VERECEĞINİ SÖYLEDİ

ANTİK ÇAĞ ŞERİAT ÇAGINA DÖNÜŞ BAŞLADI.

İnsan pazarlarında çocuk satışlarına izin Arjantin'in yeni faşist devlet başkanı Javier Milei tarafından verilmeye başlandı.

OOrtodoks Amerikan Protestan kilisesi ile Arjantin Ortodoks kiliseleri kardeşliği pedofili ve kölecilikte birleşti.


Yıllardır, dinler üzerinde yaptığım araştırmalar sonucundaki tespitlerimi 12 yıl önce " Dinler Cinsel Sapıklıkların Temelidir" başlığıyla yazmıştım.

Bu çalışmalarımın zirvesi olan "Mitolojiden Günümüze Sapıklık Ayetleri" başlıklı dünyada en yaygın dinlerden günümüzdeki hukuk ve çağdaş felsefe tarafından sapıklık sayılan cinsel yaşamı emreden ilahi ayetleri yazdım. 

Benu mahkemelere verdiler yıllarca adliyelere gidip geldim, beraat ettim.

En çok  cinsi ve dini sapıklıkların da Sümer  Hint, Fars, Misir, Grek ve bunların harmanı olan Ortodoks Hıristiyan ve Yahudi dinleri olduğunu tespit ettim.

Çünkü hepsi Brahmanizm dini Şiva mezhebinin kolları olan Sabilik, Mandeism, Zerdüştlük, Mecusilik ve günümüzdeki adıyla Doğu Kiliseleri Hıristiyanları ve Yahudileridir.

Güney Amerika Ortodoks Yahudi ve Hıristiyanlığı ile Amerikan Protestan Ortodoks Hıristiyan ve mezhebi de bir diğerinin aynısıdır.

22 yıldır Müslüman kılıklı 400 cemaat ve tarikatın Akp hükümeti ve Diyanet kurumu korumasında, KÜÇÜKLERİ KORUMA, EŞİT EĞİTİM, SAĞLIK yasaları yok sayılarak, her yasta (0-18 arası) çocukla zevk ilişkileri, evlilikleri serbest bırakıldı. 

Eğitim sistemi yok edilerek okullardan uzaklaştırılan çocuklar fuhuş, ve özel sektör merdiven altı tezgahlarında sosyal güvencesiz çocuk işçi olarak işlere yerleşti.

Arjantin'in yeni seçilen cumhurbaşkanı da her türlü hizmet bakanlıklarını "dolandırıcılık merkezi" iddiasıyla kapatacağını söylemesi hakkında konuşulurken, 10 Ekim 1948'de Pariste Birleşmiş milletlerce ilan edilen Evrensel İnsan Hakları Beyannamesi'ne aykırı olarak KÖLECİLİK/SLAVERY çağına dönüş kabul edilecek "Çocuk Ticareti/Child Trade" yasasına izin vereceğini açıkladı.

Bu haber 29 Kasım 2023 Arjantin ve Amerika basınında yer aldı ve dünyaya yayıldı.



Javier Milei'in Çocuk satışlarına 
izin vereceğine dair haberler.

Arjantin'in yeni seçilen
cumhurbaşkanı Javier 
Mildi, seçim
kampanyalarında
insan çocuklarının
pazarlarda satılmasına izin
Vereceğini söyledi.

Arjantin'in yeni başkanı
(Javier Milei)
"Çocuk satışlarına
Tamam/O.K dedi.


22 yıldır Akp hükümeti ve ortağı muhalefet ile küçükleri koruyan yasaların yok sayılarak çocuk evliliklerine izin verilmesi, tecavüzlerine hoş görü gösterilmesinin sebebinin de Amerika ŞERİAT Devletlerinin isteği olduğunu, Javier Milei'nin aynı yöndeki vaadi de, bize, bir kez daha kanıtlamış oldu.

Güle güle demokrasi, güle güle evrensel insan hakları beyannamesi, güle güle küçükleri, büyükleri koruyan yasalar...

Hoş gelmeyecek artık çağ sapık, köleci yaşam şekilleri.

Demokrasiyi, kendi iktidarlarını kurmak için kullanan dini etnik endogamy aile türü ürünü kavimler, iktidarı aldılar, kölecilik çağına dönüşü başlattılar. 

Uyumaya devam...

Alaeddin Yavuz.

25 Kasım 2023 Cumartesi

İRANDA TESETTÜR DEHŞETİ

 İRAN'DA ŞATANİST BAGRAT HIRİSTİYAN ERMENİ ŞERİATI


İran, Afganistan, Pakistan ve tüm Müslüman ülkelerde uygulanan baş örtüsü Kuran Nur Süresi 31.ayette, " baş örtünüzü yakalarınızdan aşağı sarkıtın, göğüslerinizi örtün" ayetine uygun degildir.

Sokak örtüsü olarak önerilen örtünme " Saçının telini, tırnak ucunu bile saklayan, Allah'ın karısı olarak bakire kabul edilen Tapınak Fahişe rahibeleri örtüsü asla Ortodoks ve Katolik örtünme şekli değildir.

Özellikle peygamber cağında ilk kadın Müslümanlar cariyeydi. Köle olan bir kadını, özgür bir erkek cevirip sokak ortasında veya iygun bir yerde tecavüz edebilir, pazarda fuhuş yaptırabilirdi.

Örtünme kadını "tanınmaktan" koruyordu ve esircilere fırsat vermemek için tercih ediliyordu.

Ahzap 59 bunu söyle açıklar;

Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Ey o Peygamber! Zevcelerine ve kızlarına ve mü´minlerin kadınlarına hep söyle: cilbâblarından üzerlerini sıkı örtsünler, bu onların tanınmalarına, tanınıp da eza edilmemelerine en elverişli olandır, bununla beraber Allah bir gafûr rahîm bulunuyor"

Elmalılı Hamdi Yazır Arap İslâm Kuran Kuran tefsircilerden yaptığı alıntıda, Hz. Ayse'nin Mecm Süresinde geçen İfk davasındaki zina iddialarına karşı verdiği açıklamasını veriyor.

Savaş alanında ufak su ihtiyacını karşılarken unutuldugunda, ganimet toplayan komutanın Ayse'nin yanina yaklaştığında, ona Yunan rahibelerinin giydiği, tanımadığı erkek yanından geçerken yüzünü kapatıp, erkek geçtikten sonra açmaya uygun siyah ve değişik renklerde kapaklı ferecesinin kapağını açarak kendini tanıttığını ve ganimetçi komutanın Ayse'yi zarar vermeden getirip peygambere teslim ettiğini alıntı yapmıştır.

Müminlerin Annesi kabul edilen Hz. Ayşe'nin örtüsü de müminlere rol modeli olmuştur.

Hz. Ayşe'nin Yunan rahibelerinin ferecesini giyme nedeni de, babası Ebubekir'in de Tek Eşli Yunan Ortodoks Hıristiyan'ı olmasından ötürüdür.

Deve yavrusu anlamina gelen ve Cebrail'in de takma adı olan Ebubekir'in gerçek adı Osman'dır. Annesi Rum olan Selma hanım ona Atiki (Tevrat İlk Anlaşma'ya dayanarak İncil'e verilen ad. Osmanlı da İncil'e Ahdi Atık der.) adını eklemiştir. Atiki Osman olarak bilinirdi. Peygamber'in de hicret ettiği en yakın arkadaşıydı.

Hz. Ayse'nin örtünmesini örnek alan Osmanlı ve Balkan Türk Hanefileri de Kapaklı ve şehirler de Kapaksız hakim yakalı fereceler giymeyi tercih etmişlerdir.
Komşuya, suya, tarlaya
giderken bu ferece
giyilmez,
baş üstüne alınırdı.
Omuzdan geriye sarkan
kare şeklindeki kapağı ile
kadın yüzünü kapatırdı.
Misafirliğe, uzun yola
giderken bu kadın gibi 
veya çeşitli baş örtüsü
 bağlanırdı.
Boyun altı asla
böyle sarılmazdı.



Annem dahil Çanakkale, Balıkesir çevreleri 1990'lara kadar böyle örtünürdü.

İran Ermeni mollalarının kullandığı örtünme aracı ise Babil Talmud şatanistlerinin kıyafetidir.

Ahzap Süresi 58'de Allah, "Mümin erkeklere ve mümin kadınlara yapmadıkları bir şeyden dolayı eziyet edenler de bir iftira ve açık bir günah yüklenmişlerdir." diyerek, Müslüman kadın ve erkeklere, Kuran'ın yasaklamadığı, suç olmayan bir fiilden dolayı ceza verilemeyeceğini emrediyor.

İran, Afganistan ve diğer Müslüman ülkelerinde uygulanan örtünme ve örtünme kurallarına uymayanları denetleyip ceza verme, din değil iğrençliktir.

İnsanlara zulümdür.

Bu örtünme zaten Kur'an'da yok.

Bu örtünme sekli, Ay tanrısı Sin şeytanına ibadet eden Babil Sabileri ile, 2500 yıl önceki Babil sürgününde onlar gibi ibadete, örtünmeye alışmış, Teke Şeytan Adonay'a ibadet eden Babil Talmud Yahudileri, Nasıra'lı Davudi, Yakubi Hıristiyan Yahudileri ile Süryani Bagratuni Gürcü, Bagrat Ermeni Ortodoks Hıristiyanlarının örtüsüdür.

İran mollalarının tümü zaten Davudi Bagrat(Allahverdi demektir) Ermenisidir.

Fars dilinde de Bagata da(Hüdaverdi) olarak geçer.


Ermeniler de bu ülkede ayrıcalıklıdır. Hıristiyanlar, kendilerine hiç sıkıntı vermemiş Müslümanlardan bu yolla uydurma gerekçelerle intikam alıyor.

Bizde de Nurculuk, Arvasilik (Işıkçılık), İsmailağa, Menzil gibi sayısız adlarla siyasal İslamcılık yapan iktidar-Muhalefet de Gürcü-Rum Bagratuniler, Bagrat Gregoryen, Süryani Ermenilerdir. Kıbleleri Ah Tamara(Van), Kumkapı, Fener (Istanbul) patrikhaneleri, Vatikan kilisesi, Ingiliz ve Amerikan saraylarıdır.


Sıra bizde.

Alaeddin Yavuz   

Şimdi alıntı haberi okuyalım;


Burası Tahran'daki bir tünel..

İran’lı kadınlar buraya ‘Terör tüneli’ diyor..

Tünelin içindeki, yolcuların geçmesini bekleyen, yeşil kurdeleli ve siyah peçeli kadın muhafızlara ise "Hidayet Elçileri" deniliyor..

Görevleri, kadınlara dayatılan zorunlu başörtünün kurallara göre takılıp takılmadığını kontrol etmek..

Yolcular arasında başörtüsünü uygun şekilde takmamış olanlara ceza vermek için tam yetkiye sahipler..

Tutuklamaların yanı sıra, genelde küçük düşürerek uyarma, tartaklama, hatta sopalamaya kadar ileri gidebiliyor..



Laik Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı kadınlarımız; ülkenizin ve size bu ülkede özgürce yaşama hakkını bırakan kurucusu M.K.ATATÜRK’ün kıymetini bilin.. ❦

#KABİR (MEZAR) AZABI YOKTUR

KABİR (Mezar) AZABI YOKTUR.

Tevrat'ta ahret kavramı yoktur.

Kanonik kabul edilen 4 İncilde (Matta, Luka, Markos,Yuhanna)de yoktur.

Ama, DOOMSDAY-KIYAMET=DİRİLİŞ GÜNÜ terazi mizanın kurulup, ilâhi yargılama, ondan öncesi insanlığa yaşatılacak korkunç olaylar anlatılır.

Ama, ölünce Mezarda Cezalandırma Kur-an dahil hiç birinde yoktur.

Bunu uyduran sonradan İslâm dinine girip, mezhepler, tarikatlar çıkaran Sabiler, Süryani, Nasturi Hıristiyanlardır.

Türklere hiç yoktur.
Araplara göre Türkler Mevali-Özgür bırakılmış köledir.
Mevaliler Müslüman sayılmadıkları
için dünyada kalırlar. Ahret yoktur.

Bu yüzden 4 mezhebi ret ederek İngiliz 
İslam'ı Vehhabi dinini kuran Muhammet 
bin Abdülvehhab, 1745 yılında TÜRKLER HİLAFET EDEMEZ sloganı ile Osmanlı'ya isysn başlatmış, kendilerinden olmayan Arap ve Türk Müslümanlara soykırım, yağma, talan yapmışlardır. Peygamber sözü denilen "Hüküm Ezd'dedir" yani peygamber'in kabilesi olan Eze kabilesinin dini temsil edeceğine dair hadis vardır.
(E.H.YAZIR Tefsiri) 
Ama kimse uymamıştır.
Araplara kalsa,İslâm 1200'lerde Abbasilerin çöküşü, Fatımi Dürzilerin Mısırda hilafeti almasıyla bitmişti. Vehhabiler de zaten Yemame ve Necd Süryani Hıristiyan Beni Temim Yahudileri Sabilerdir. Hz Muhammed'e karşı peygamberlik eden Yemame'li Rahman, Necd'li kadın peygamber Sacaa da bunlardandır. Hz. Muhammed'e Rabia ve Emir adlı suikastçı gönderen de bu kabiledir. R'ad Suresi 13;13 ayeti bu suikastçılar için inmistir.
Öğretmen isteyip 20 öğretmeni öldüren Riyad-Necd kabilesi de Mehmet bin AbdülVehhâb'ın kabilesidir.
Mehmet bin Abdülvehhab'ın askeri ortağı Yemame'li Ibn Suud, Riyad'da Ihvan adlı terör örgütünü kuran Yezid Vehhabidir.

Ihvan-ı Müslümin=Müslüman Kardeşler örgütü de bu örgütün Mısır kolu olarak 1905'te İngiltere tarafından kuruldu. 
Receo Tayyil Erdoğan'ın şehit ilan ettiği, Turkiye'ye gıyabında cenaze namazı kıldırdığı bu örgütün lideri Şatanist Dürzi Muhammet Mursi de bir CIA ajanı Vehhabiy'di. 

Kuran, bir çok sure ve ayette, Müslümanların öldükten sonra, Kıyamet'te Arafat dağında toplanıp, herkesin yaptıkları eline verilince, gideceği yerin cennet mi cehennem mi olduğunu öğrenip, tayin edilen yere gidince kaderini yaşamaya başlayacaktır.

Yasin Suresi 70.ayet öleni anmak için toplanan "dirileri uyarasın, gerçeği örten inkarcıları uyarasın, söz hak olsun diye indirilmiştir" ifadesi bunu kesin anlatır.

Ölünce mezarda ızdırap çekileceğini anlatan bir tek ayet yoktur.
Önemli bir konu😂

KABİR AZABI masalları, din ve devlet adamlarının halkı korkutarak din adına uydurulan yalanlarla meşgul, edip, devleti, milleti soymalarına DUYARSIZ kalmaları için uydurulmuş palavralardır.

Süryani Hıristiyan ve Sabi papazları, rüşvet alarak ölünün boynuna BONSERVİS mektubu yazıp bağlayarak doğrudan cennetlik ilan edebiliyorlar.

Yemeyin bunları.

İnanmak serbest, elalem ne der sonra değil mi?

Şimdi okuyunuz.


Sonradan eklediğim yazım;

Ölünce Yakılmak İsteyen Dinsizler.

 Gayrimüslimler İçin Kremasyon Merkezleri Açılmalıdır.

Bundan cesaret alan bir çok insan zamanla yakılmak isteyecektir.

Artan bu talep, mezarlıklara ihtiyacı azaltacaktır.

Mezar tapuları da 25 yıllık olduğuna göre, süresi dolan mezarlıklar imara açılarak, park, bahçe, toplanma yerleri, okul, market, cami yapılarak halka hizmet verebilir.



Veya, dinsiz radikal İslamcı yerli yağmacı, güneş tanrıçası dişi şeytan Er Ruha'ya günde 7 vakit namaz kılan Süryani, Beni Temim Yahudisi, Hıristiyan Vehhabi İbni Suud'un 1745'lerde Süryani (Sabi) şehri Riyad'da kurduğu Ingiliz destekli İhvan örgütünün, 1905 Mısır İngiliz tekrarı İhvan-ı Müslimin adıyla Mısır'da kuruldu. Abd'den getirilip bu örgütün başına getirilen Muhammed Mursi'yi pek seven, aynı örgüt tarafından iktidar edilerek Saray sakini yapılmış, devlet eline teslim edilmiş, Gürcistan Tişkinvali ili Bagata'dan (Hintçe Allah verdi köyü) göçüp, Osmanlıyı yıkmak için Rize Potamya deresinde Pilihoz köyü kuran Ezdilerden olan, Ezdi Yahudisi Bagata'lı TEYÜP torunu idaresindeki T.C. hükümeti ve muhalefeti topraklarımızı sattıkları Vehhabiler ile kendilerine uygun rant alanları yapabilirler.😡


Bunlara göre İslâm (Bagratuni Musevi Hıtistiyanlik) KUSURSUZ ÜSTÜN bir din(!) olduğuna göre, toplumun kremasyonlarda yakılan ölülerden etkilenip " Aaaa kabir azabı yokmuş, yalanmış" deyip dinden çıkma endişesine düşmeleri sadece ahmaklık olacağından karşı çıkmamaları gerekir.






Kur-an gerçekten Kabir azabından bahsetmez. Ona yorulan bütün ayetler, kıyamet günü tüm ölüler dirilip, terazi mizanın kurulup, herkesin eline ecirleri-yaptiklari, sözleri, filleri verildiğinde herkez cennet veya cehennem yolunu seçip, yerine vardığında ödüller ve cezalar verilecektir.

Kuran, Yasin 70 ayet, bunları, ölüyü anmak için toplanan dirilere anlatın, ibret alsınlar der. Ama hocalar bunu yapmazlar, millet uyanır iyice camiye de gelmez diye.

Ama bu halkta korku yerine dine ilgisizlik uyandırır, dünya işlerini solcular, dinsizler gibi sorgularsa biz onları nasıl KÖLE yapabiliriz korkusuna düşmelerine gerek yok.

Çünkü eğitim düzenini piç ederek bunu düşünecek kadar beyin bırakmadınız ki.

Bence düşünülmesi gereken bir durum.

Topluma faydalı, gayrimüslim ve dinsiz olma dışında hiç bir suça karışmamış, saygın insanlar bence bunu hak ediyor.

Alaeddin Yavuz

21 Kasım 2023 Salı

SOLUNUM SORUNU ACI BIBERI KES

 Bu Günkü Maceram.

Sağlık.


Bundan 5-6 yıl önce başlayan, sayfamda paylaştığım nefes tıkanıklığı sorunum vardı.
Ben onu sigara, alkole bağlamıştım.


Ciğerlerim bir birine yapışıyor diye yazmıştım.
En son 15 gün önce bir iki arkadaşım telefonda sormuş, iyiyim, sigarayı da bıraktım deyip onları da rahatlatmıştım.


10 gün önce evde Meksika çiçek biberlerim vardı.
Baktım biteceği yok. Küflenip bozulmasınlar diye ronda ile çekip pul biberlere katayım dedim.
Ağzı kapalı, sadece rondanın gireceği çember boşluk olan özel kaba koydum başladım çekmeye.
30 saniye olmadı, çıkan gazla nefesim kesildi. Nefes alamaz oldum.


Derhal prizden fişi çektim ama ecelle boguşuyorum.


Ciğerler boş nefes almak yok.


Nefes almak için ciğer çalıştıkça gırtlak tıkalı içeri hava girmiyor. Çok az oranda giren hava da beni korna gibi öttürüyor.


Her saniye ölümü hissediyorum. Bir de bunun şoku oluyor.


Evde kimse yok, çırpınıyorsunuz. Olsa ne olacak ki?
En son iki yıl önce yatağa girerken olmuştu.
Karım hemşire o da şaşkın bakışlarla izlemişti.
Yanınızda birisi olsa da yararsız.


Emekleyerek balkona çıktım, camı açtım, temiz hava mı hastalığın kilitleme süresi mi doldu, neyse nefes alıp rahatladım.


Derhal hastane randevu sistemini aradım.
45 dakika sonra, 10 gün sonraya randevu alabildim.


Rahatsızlığımı soran otomatik teşhis sistemi derhal acile başvur uyarısı yolladı bir kaç kez.
Kendimi bildiğim için dikkate almadım.


Bu gün randevuya gittim.
Gözlerim yakını görmüyor. Akciğer röntgeni dedi çektirdim, solunum testi demiş görmemişim.
10 yıldır hastaneye gitmişliğim yok. Bilmiyorum ki bir şey.
Bir de Bandırma'da ilk kez hastaneye gittiğim için ayrıca kimlik doğrulama işlemine de tutuldum.



Neyse solunum testine girdim.
Benden önce bir kadın 45 dakika aksırdı tıksırdı içeride.herkes rahatsız olunca kapıyı ben kapatmıştım.


Sıra gelince teknisyen bayan sağlıkçı bana bir ağızlık verdi, burnunu elinle kapa, ağzından nefes al,kuvvetle üfle dedi.


Önce cihazın işleyişini ilk kez gördüğüm için çözemedim. Ama tedbiren burnumdan nefes alıp üfledim.
Teknisyen kadın azarladı.


-Bana bak geri zekalı kadın, sen sadece ağızlık değiştirdin, bu cihazın vantilatör pervanesini dezenfekte ettin mi, 45 dakika veremli kadın buna üfledi durdu.
Hasteneye sağlam gelip hasta çıkanlara şaşmıyorum. Benden bunu isteme.
Sen ciğer basıncını ölçüyorsun, nefesi neremden aldığımdan sana ne? Diye çıkıştım.


Alçak karı bana ağzımdan nefes alıp vermezsem rapor vermemekle tehdit etti.
Mecburen yaptım.


Doktora da şikayet ettim, pek şeyinde olmadı.


Sonuç, 2001-2002 yıllarında Üsküdar Polis hastanesinin tam teşekküllü heyet raporu ile onaylı KOAH hastalığımın, olmadığını 22 yıl sonra öğrendim.
Hangisi doğru sizce?


Rahatsızlığımın akciğerimden olmadığını, kulak burun boğaz hastalıklarına başvurmam gerektiğini öğrendim.


Çıkınca da emekli profesör doktor KBB uzmanı Fuat Yöndemli hocamı aradım.


Daha önceden bilgisi olduğu rahatsızlığımı son tespitlerle anlatınca derhal KGB randevusu al, kulak, burun, boğaz frontal, horizontal röntgen MR çektir, doktordan rica et , telefonla bana bağla, kabul ederse gerekeni yaparız dedi.


Adem elması olarak bilinen gırtlakta toplu iğne başı kadar iltihap olsa öldürebilir dedi.
Kendisine sordum.
Meslek yaşamında benim şikayetinden kaç kişi tedavi ettiniz diye.
Cevap;
Hiç kimse.
Nasıl olur?
Olduysa bana gelmeden ölmüştür. Herkes sen mi ki ölümle boğuşurken kendisine tıbbi teşhis yapsın. Ömrümde böyle rahatsızlık duymadım.

Şimdi siz bana yardımcı olun bu defa da.


Ben hocamı dinleyip çözüm arayacağım.

Sağlıkçı, doktor arkadaşlarım da bana öneride bulunabilirlerse sevinirim.
Bana yardım etme şansı da sizde.
Saygılar
Alaeddin Yavuz

14 Kasım 2023 Salı

#DEVLET BAHÇELİ YENİ DEVLET MODELİMİZİ TANITTI

 DEVLET BAHÇELİ, YENİ DEVLETİ TANIMLADI.


Bu sabah kahvaltı sonrası sabah haberlerini izlerken uyuklamışım.

Devlet Bahçeli'nin çığlıklarıyla uyandım ama öyle tatlı şekerlemeydi ki bozamadım.

Kendi tayin ettikleri yargıçlara yazdıkları Anayasal Düzeni Değiştirme Tiyatrosunun içeriğini söyle tanımlıyordu;

1- Artık laik, demokratik, sosyal, hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti yoktur.

2- Yeni devlet düzeninde, Anayasa mahkemesi de olsa sadece Saraylı kişinin kararını onaylamak zorundadır.

3- Aksi halde ya mahkeme kapatılır ya da uygun karar verecek yargıçlar ile degiştirilirler.

4- Yeni düzende sadece dağdaki çoban ile üniversitede Akademisyen ve arasındakiler EŞITTIR.

Saray halkı ve bürokratları Daha Eşittir.

Saraylı EN EŞİTTİR, Anayasa mahkemesi dahi onun isteklerini emir saymalıdır.

Yeni devlet düzenimiz, SULTAN KÂBUS DÜZENİ olmuştur.

Bu gün buna tepkisi olmayanların yarın şikayet etmeye halkı olmayacaktır.

Yok tutuklular Pkk bağlantılı bilmem neymiş de..

Yahu bırakın bu saçmalıkları.


Pkk, 1984'de ilk eylemini yaptı, RTE-AKP hükümeti 03 Kasım 2002'de geldiğinde tam 11 ayrı hükümet mücadele etmiş, örgüt tüketilmiş, TBMM'de TEK milletvekilleri yoktu.

RTE ile geçen 22 yılda, Irak 'ta, KÜRDİSTAN ve Süryani özerk bölgesi, Suriye sınırınızda 3 yerden bölünmüş Kuzey Suriye Kürdistan'ı kurulmuş, TBMM'de yeni adıyla HEDEP, Sosyalist Yeşil Sol Parti olarak 57 milletvekili, iki siyasal parti ile temsil edilmektedir. 3. Büyük partidir. 22 yılda terör örgütü ile mücadele edilmemiş aksine, terfi verilmiştir.


Her seçim öncesi örgütün kurucu önderinin AKP'ye oylarınızı verin diyen mektupları seçim meydanlarında, televizyon kanallarında okunurken kimse 4-5 seçilerek hapsedilmiş kurban üzerinden oynanan tiyatro ile 100. yılında Laik, demokratik, sosyal, eşitlikçi, Anayasal Düzenimizi tasfiye edemez.

Halkımızı demokrasiden Şeriat temelinde Monarşik oligarşiye mahkûm edemez.

Terörist aranıyorsa en büyük teröristin yerini herkes biliyor.

Bankaya gitse kredi alamayacak yaşı 80'i bulmuş, bunaklıkları, sauna efsaneleri ile ünlü bunamışlar, faruk ve mümeyyiz olma* durumlarını yitirmişler, derhal devlet idaresinden çekilmesidir.

Takdir beynini kullanabilen, doğru ile yanlışı ayırt edebilen ve uğruna savaşmayı göze alabilenlerindir.


Alaeddin Yavuz


*Faruk ve mümeyyiz olma, hakkında şüphe edilen kişinin aklen karar verebilme yeteneğine sahip olup olmadığına dair sağlık kurumunca verilen belge.