24 Kasım 2011 Perşembe

DEPREM GÖÇLERİ, ÇANAKKALE BEKLENTİSİ, ORDUNUN TUTUMU ve SİYASİ YERİMİZ


DEPREM GÖÇLERİ, ÇANAKKALE BEKLENTİSİ, ORDUNUN TUTUMU ve SİYASİ YERİMİZ



Bu yazı katlanamayacaklara önerilmez. Artık kimseye güven kalmamıştır. +40!!!




Van depremi

Van depremi halen devam eden artçılarla ara sıra sürüp gidiyor. Ölenlere tanrıdan rahmet kalanlara sabır diliyorum. Bu deprem Van ve ilçesi Erciş’i yıktı geçti, birçok insan çadırlarda bulamayanlar da değişik illere misafirhanelerden turistik otellere kadar ülkenin birçok yerine yerleştirildiler.

Beklenmedik doğal olaylarda devletin yanında olması güzel bir şey. Bütün kusurlarına rağmen vatandaşa bir şekilde sahip çıkıldığını gördük. Her zamanki gibi hırsız müteahhitlere gene bir şey olmadı.

Adamlar yalnız yapmıyorlar ki canım, bir inşaat ruhsatı almak için belediyelerin bazı şartları da işin içinde olduğundan bu işlerin üstüne fazla gidilemiyor. Belediyeleri kurcalasan altından Ankara’daki baba siyasiler çıkacağından bu işler yaygara düzeyinde kalıyor.

Ancak, basın ve internette birçok yolsuzluk, yağma, menfaat temini iddialarının yanında Van depremi bende başka izlenimler uyandırdı.



İki azınlık birleşmiş isyan etmişler.

Süryani isyancının torunu,

Dersimli Zerdüşt isyancıdan özür dilemiş.

Şıracının şahidi bozacı.

Medvedev'in tehdidine dikkat ediniz!

Bir yerlere sürükleniyorsunuz ama iyi yerlere değil!

Van depreminin olacağı gece öncesinde dış işleri bakanı sayın A.Davutoğlu Türkmenistan taraflarına ziyarete gitmişti hatırladığım kadarıyla. Malum orayı da ABD saflarına katmak için “Türk’müş” gibi yapıyorlar. Tacikistan’a da uğramadıysa da belki oradan Türkmenistan’a uğramış birileri olabilir. Malum komşu ülkeler ya bunlar.

Tacikistan, artık eski ağası Rusya ile bağlarını koparmış durumda. SSCB döneminden kalma nükleer silahları, uzay rampaları ve depremle en alakalı olarak da, yeryüzünde 12 ülkede bulunan Deprem Cihazlarından birisi de bu ülkede.

1999 Ağustos depreminin ardından ABD gemisi yardıma geldiğinde bu işin komplo olduğu sorgulandı, bazı yetkililer İstanbul’da 250 yılda bir olması beklenen depremi önlemek için bunun parayla ABD’ye yaptırıldığı ancak ABD’nin hedefi şaşırıp Yalova, Gölcük ve Karamürsel’in bir kısmını sulara gömdüğünü o yüzden askeri gemisini yardım amacıyla gönderdiğini yazmış ve söylemişlerdi.

“1999 Depremi Komplo mu” başlıklı yazım halen bloğumdadır.


Dönelim Van depremine, depremin ardından il bazında Van’dan yapılan göç’ün yarım milyonu aştığı ifade ediliyor. Başbakan daha dün göç olduğunu inkar etti. Ama göç o inkar etti diye durmuyor ve sürüyor.



Cumhuriyetin başından beri gerek isyanların ardından göçe gönderilenler gerek Menderes döneminde patlama yapan Kürt göçü ile insanlar yurtlarından koparılıp bilmedikleri diyarlara gönderildiler. Birileri köşe oldu birileri sefil.

Sonra baktık ki ardından bütün devleti Kürdistan ilan etmek isteyen “ırkçı” sefil bir yapılanma çıkıverdi.
Bir yandan bu şehir ve bölge illeri malum terör örgütü yandaşı partiye oy veriyorlar ve Kürdistan kurma gayretleri sürmektedir. 1984’ten sonra hızlanan terör eylemleri ile bölge halkının %60’ından fazlası geçen otuz yıl içinde ülkenin her yanına göç ettirildi. Şimdi hükümetin açılımları Dersim Açılımı ile de süslendi(!). Kuzey Irak’ta federatif Kürt devleti kuruldu. Bizde de hızlı bir çalışma var. Anayasalar, ve bağlı bütün hukuk sistemi bu hükümet tarafından yenilendi ve yabancıların her türlü at oynatacakları ortam hazırlandı.
Peki, Kürdistan kurulacaksa Kürtler niye göç ettiriliyor?

a)Bütün ülke Kürdistan ilan edilecek! J)
b)Kürtler kasıtlı olarak boşaltılıyor. Çünkü bölge İsrail ve Ermenistan arasında pay edilecek. Malum Büyük İsrail ve II.İsrail projeleri.

Emperyalizm asırlardır işbirlikçisi olan Ermenilere Atatürk yüzünden gecikmiş ödüllerini verecek, içlerinde iki asırdır besledikleri ve sevmedikleri Ermeni ve öteki azınlıkları buralara yerleştirip kendi askeri edecek, hedef ülkelerle savaştırıp kıydıracak. Aslında bu tüm işbirlikçileri için beklenen sondur.



İşte Orta çağ Anadolu Haritası- Hedef Bu

Yani, bölgede Kürtlere de emperyalizmin sevgisi yok gibi geliyor bana, sanki onlardan tiksiniyorlar gibi geliyor. Ama işbirlikçilikleri de işlerine geliyor yani! Belli değil mi?

Büyük İsrail de zaten küresel ekonominin başı olan Yahudilerin asırlardır hayallerindeki düşün gerçekleşmesi olacak.

Yahudi Cesaret Madalyası sahibi başbakanımız elbette Kürtlerden böyle bir cesaret madalyası alamadığından mı yoksa Kürtlerin bu kaderlerine başından beri razı olduklarından mı bilmem ama bu deprem göçü teröre rağmen toprağından kopmayan Kürtleri resmen sürgüne yollamıştır.

Dış işleri bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Türkmenistan ziyaretlerine bu depremin tesadüf etmesi, Tacikistan- Rusya ilişkilerinin limonileşmiş halde bulunması bendenizi böyle komplo teorilerine itiverdi işte.
Şimdi Tacikistan ile ilgili iki haberi koydum okuyun bakalım

Tacik Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasında, söz konusu eylem planı Dışişleri Bakanı Hamrohon Zarifi ile ABD’nin Duşanbe Büyükelçisi Kenneth Gross arasında imzalandı. Söz konusu anlaşmanın iki ülke arasındaki işbirliğinin daha da pekiştiğinin bir göstergesi olduğu belirtildi.
Açıklamada, anlaşmanın Tacikistan’ın nükleer maddelerin yasadışı ticareti ile mücadeledeki potansiyeli güçlendirmeye önemli katkı sağlayacağı belirtildi.
http://www.merkurhaber.com/dunya/abd-ile-tacikistan-ortak-eylem-plani-imzaladi-h36678.html


Dışişleri Bakanlığı ve Tacikistan Başkonsolosluğu Önünde Eylem


Tarih: 2011-01-27 / Okunma: 55


Doğu Türkistan ve Türk Bayrağı taşıyan Doğu Türkistan Platformu üyesi yaklaşık 120 kişi Dışişleri Bakanlığı önünde toplandı. `Davutoğlu vatandaşına sahip çık`, `Başkan vatandaşına sahip çık` şeklinde slogan atıp, `tekbir` getirdi.

Tacikistan ve Çin aleyhinde pankartlar taşıyan, sloganlar atan ve elçilik binası önünde açıklama yapmak isteyen protestoculara güvenlik güçleri izin vermedi. Elçilik binasının önüne geçmek için polis barikatını aşmak isteyen gruptakiler ile güvenlik güçleri arasında kısa süreli arbede oldu. Polis, protestoculara biber gazı ile müdahale etti.http://www.maarip.org/tr/article.php?id=60

Rusya'dan Tacikistan'a Yaş Meyve Sebze Yasağı Tehdidi


Tacikistan'ın biri Rus iki pilotu izinsiz hava sahası ihlali ve kaçakçılık yaptıkları gerekçesi ile 8,5 yıl hapse mahkum edilmesinin ardından Moskova'nın tepkileri sürüyor.
http://www.haberler.com/rusya-dan-tacikistan-a-yas-meyve-sebze-yasagi-3140324-haberi/




Alaska Haarb Tesisleri.

http://keykubat.blogcu.com/haarp-iddialari-gercek-mi/3529367

Neyse yaklaşık 20 gündür kulağıma “Çanakkale’de deprem olacakmış” diye söylentiler geliyor. Geçen gün bir misafirim de bunu dile getirdi. Dedikodudur diye önemsemedim ama bu gün aşağıdaki haber beni ciddi düşünmeye itti.
İşte haberden kısa bir alıntı. Çünkü bu yeri çok iyi biliyorum. Habere göre deniz olağanüstü şekilde çekilmiş;

Erdek Düzler Mevkiinde deniz çekilmesi 50.m kadarmış.

Erdem ÖZCAN- Ahmet DEMİR/ERDEK (Balıkesir), (DHA)

BALIKESİR’in Erdek İlçesi Düzler Mevkii’nde 4 kilometrelik sahil şeridinde denizin 30 ila 50 metre arasında çekilmesiyle dünyanın sekizinci harikası olarak nitelendirilen Hadrianus Tapınağı’nın bulunduğu Kyzikos Antik Kenti’nin iskelesi ortaya çıktı…
http://gundem.milliyet.com.tr/erdek-te-deniz-cekilince-tarih-ortaya-cikti/gundem/gundemdetay/24.11.2011/1466931/default.htm


Denizin çekilmesi bu güne kadar izlediğim deprem uyarı programlarından aklımda kaldığına göre depreme işaret etmektedir.
Bu halde ülkenin batıdan da “depremlerle boşaltılması” mı hedeflenmektedir? Sorusunu sormadan edemiyorum.

Haçlı ordularının bir araya gelip Müslüman veya öteki hedef ülkeleri tek tek işgal ettiği bu son 11 yılda, Türkiye gibi yarı İngiliz sömürgeliğinden, İngiliz Sevenleri (Muhipleri) Derneği, Kürt Teali Cemiyetleri, Pontus Rum Cemiyetleri gibi kökleri olan ailelerden gelen AKP hükümeti sayesinde tam ABD- İngiliz sömürgeliğine terfi ettiğimiz bu günlerde geleceğimizi karanlık görmek zorunda kalıyorum.
Nasıl aksi olabilirim ki?

Terör örgütü, tam otuz yıldır her gün asker-polis, ve öteki memurlardan bölge halkına kadar cinayetler işliyor, iş yerlerini, evlerini, belediye otobüslerinde evine, işine giden insanları yakıyor, devletin kamu kurumlarından bile haraç alıyor ama bir türlü bitirilmemesi bir yana, “NATO’yu çağırırız onlar bize devlet kurar” der hale geldiler.
Biz bunlarla baş edemezken, Kıbrıs Rum kesimi ABD şirketlerini arkasına alıp Akdeniz’de petrol- doğalgaz üretmeye başladı, Ermenistan Cumhurbaşkanı okul çocuklarına “Ağrıyı almak sizin işiniz, biz buraya kadar getirdik! Diyor daha niceleri olurken hükümet bunlarla “SIFIR SORUN” siyaseti yürütüyor.
 Ama Suriye, Libya ve öteki hedef Müslüman ülkelerin içlerindeki emperyalizm işbirlikçilerinin hareketleri için para ve silah yardımlarımız saklanmadan sürmektedir.
Bu arada;
Dün Rusya cumhurbaşkanı Sayın Medvedev, Malatya’ya yerleştirilecek füze radarları konusunda Türkiye’yi tekrar uyardı ve “hedef ülke” ilan etti. İran- Suriye ile köprüler atılmış durumda.
Yaklaşık üç ayı geçkin bir zamandır Rusya’nın uçak gemileri ve donanmasına ait gemiler Akdeniz’de periyodik aralıklarla devriye gezmektedirler ve Rusya Haçlı seferi konusunda AB-D’yi uyarmıştır.
Yahudi küresel sermaye çıkarttığı iki dünya savaşı yetmezmiş gibi ,“kertenkele tanrılarının” acıktığını düşündüğünden midir nedir,  onlara bol bol kurban sağlayacak üçüncüyü kaşımaktadır.

Böyle savaş gibi bir pislik ortaya çıkarsa ülkemizin adının Almanya gibi anılması, milletimizin lanetlenmesiyle sonuçlanacaktır. Ülkemiz her halükarda yıllarca bir “savaş arenası” olarak kalacaktır.
Kertenkele tanrılara tapan Yahudi sermayesinin ülkemizdeki uzantıları olan hükümet, yaklaşık “90” yıldır kutlanan Cumhuriyet bayramları iptal edilmektedir. 10 Kasım 1938’de Atatürk’e ölüm döşeğinde yapılan ve asla yazılıp çizilmeyen darbeden bu yana sözde “Atatürk’ün kurduğu devleti ve rejimi korumak” yasal görevi gereğince yaptığı darbe ve muhtıraların arkasından daima bu Kürtçü, İngiliz sever azınlıkların oluşturduğu Nur cemaatinin, dönme ve devşirmelerin iktidarı devralması benim hep kafamı kurcalamıştır.

II.Abdülhamit bunların kurucusu Said-i Kürdi’yi Üsküdar/ Toptaşı akıl hastanesine kapatmış, müritlerinin giydikleri “asayişe müessir hal ve Hıristiyan Yas Kıyafeti” oldukları gerekçesiyle çarşaflarını yasaklayan ferman yayınlamıştı, hiçbir Osmanlı padişahı ve hiçbir Osmanlı şeyhülislamı bunları kaale almadı.
Adamlar, II. Abdülhamit’i överek iktidar oldular. Oysa S. Kürdi,  II. Abdülhamit’i tahttan indiren 31 Mart olayının elebaşlarındandır.
Papaz geçen hafta Atatürk Florya köşkünde ayin yaptı.
1937 ve 1967ler de sürülen  patriklerin öçlerini böylece aldı.

Hatta, 12 Eylül 1980 Darbesinden sonra yukarıdaki adını verdiğim kitabı yazan emekli albay aynı zamanda Vanlı Arvasilerden şeyhülislamlık yapmış Kürt, Abdülhakim Arvasi’nin torunu olmasına rağmen yazdığı o kitapta bu adamın adını bile anmamıştır.

İş böyleyken, ülkede bu işbirlikçi Yezidi, Süryani, Rum, Ermeni dönmesi Papaz ve Haham imamlardan ibaret Nurculardan başka Müslüman yok muydu ki iktidara getirilecek?
Şimdi, Nurcu başbakanın dün de Dersim Soykırımı için(!) özür dilemesi ile apaçık devletin tasfiyesi gerçekleşirken bu “Atatürkçü Ordu”, hükümetin ardında saf tutmuş yürümektedir.
 “ÇIT” yok.
Obama dünya düzeni
Ak Denizde NATO ordularının gücü yetmezmişçesine Libya’ya deniz ve hava gücü gönderen bu Atatürkçü (!) generallerimiz bağımsızlık siyaseti güden Atatürk’ün askeri mi yoksa NATO’nun askerleri midirler?
Üç yıldır Kızıldeniz’de de Müslüman Somali korsanlarına karşı da kuvvet bulundurmaktadırlar.
Yoksa Atatürk’ün ordusu, 14.Mayıs 1950 seçimlerinin ardından Fevzi Çakmak paşanın “istifasını” takiben bitmiş te milleti bu, Türk’e kurşun sıkan geçmişin isyancılarından oluşan “dönme haçlı- Kürt-Rum- Ermeni, Yahudi” dönmelerinden oluşan devşirme ordusu *mu olmuştur?

*( Zaten ordumuz Osmanlı’da da böyleydi. Kastedilen idareci kesimdir! Soyadları, adları “Arman, Armağan, Kul, Kuloğlu, Er, Erman, Ersan, Bünyamin, Kuz, Kuzu, Can, Babacan…” daha bilmem ne olanları inceleyin işte. Hepsi değil elbet. Kudüs ağlama duvarında ağlayanlar…)

Yok, değil hepsi Atatürkçü de, şehit cenazelerinde, asker üniforması giymiş  “fok balıkları” gibi duran “tombiş işbirlikçi generaller” korkudan ve şişmanlıktan mı yerlerinden kıpırdayamamaktadırlar?
Acaba Çanakkale deprem beklentisi gerçekleşirse, batı Anadolu’nun Yunanistan, doğu Anadolu’nun İsrail ve Ermenistan tarafından işgalleri olası bir SURİYE- İRAN-NATO” savaşı bahanesiyle yabancı orduların yerleşmesi için verilecek bir tezkereyle mi yoksa tezkeresiz doğrudan işgal ile mi gerçekleşir?

Malum bu fok balığı kılıklı omuzları kalabalık adamlar 30 yıldır 1.000.000 askerle dört tane teröristi beslemekten, sayılarını binlere fırlatmaktan, 50.000 kadar vatan evladını helak etmekten başka işe yaramadılar. Haliyle işgale de bir hareket yapacaklarına hiç mi hiç inanmıyorum!

Alavere, dalavere Türk Mehmetçik Kore’den sonra yine NATO köpekliğine!

Takdir okuyucunundur.

Adilyargıç/Keykubat

Hiç yorum yok: