Orta üstte Şeyh Halidi'nin olası resmi |
Milliyetçiliğin temeli dinlerdir. Hırsityanlık ve İslamiyetin evvelinde her milletin bir dini ve soyundan üredikleri onlara adını veren bir Tanrıları vardı. Kürtlerin dini olan Kürt Yezidiliğini de 12. yüzyılda Emevi soyundan Şeyh Adi kurdu. Kürtler Emevi ve Osmalı dönemlerinde Şafi mezhebine girdiler. Daha sonraları Türklerin kurduğu Nakşibendi tarikatına geçtiler. 19. yy sonlarında Kürt ruhbanı Şeyh Halit Nakşibendi tarikatını ele geçirdi.
Mezarı bu gün Batman'a 8 km uzaklıkta, Beşiri İlçesine bağlı Örmegöze Köyü Kanireva Zilan türbesindedir.
Bu adam özünde Yezidiydi (Ezdi diyorlar). Şeyh Halit zamanla Nakşibendiliği Kürt
Yezidliği haline getirdi.
Deliüzzaman-ı Said-i Kürdi bunu en etkili ustası
oldu. 14 Mayıs 1950 seçimleriyle "Sünni (Sözde NAKŞİBENDİ) görünen
Nurcular
devlet içinde "Müslüman takiyyesi ve Osmanlıcılık" yaparak İngiltere-ABD
destekleriyle sürekli iktidarda kaldılar. Ordu içinde deörgütlendiler.
Kenan Evren-Turgut Özal ile zirve yaptılar. AKP iktidarında da Kuzey Irak'ta Güney Kürdistan'ı kurdular. İslâmiyette "Milliyetçilik yoktur. Ama sözde "Müslüman Kürtlerin Kürtçülükleri" aslında Kürt Yezidliğiydi. (Bu da Üniversiteli kaynak)
Malum Yezidlik, İslâm öncesi Zervaniliğikten doğmuş, şeytan Ehriman/Erman'a
(Arman/Ermeni aynı) tapınan İran Mecusiliğinin kendisiydi. 12.yy.da Şeyh Adi
Kürtleri Türklerden ayırmak, Abbasileri yıkmak ve Vatikan ile işbirliğine
sokmak için Kudüs'teki Haçlı Krallığının desteği ile gerçekleştirdi. İşte
PKK'nin askeri, siyasi gücünü sağlayan toprak ağalarından Ahmet Türk'ün annesi,
eşleri, çocukları gibi kendisi de Yezididir.
Yezidilerde, Şeyh Adi (Hadi) mezarından toprak yemek dini ibadettir. Abdullah ÖCALAN da onlar için soyundan ürediklerine inandıkları "Allah'ın oğlu cenneten kovulmuş, düşmüş şeytan Tavus/Ezd/Ezda, Yezdan"ın bedeninde görüldüğü yarı tanrıdır.
İşte Ahmet Türk ve Yezidi/Ezdi Kürtlerin Uluslararası (Rusya, Gürcistan,Ermenistan, Azerbaycan, İran, Amerika ve Avrupa ülkeleri (işçi)) kongrelerini Diyarbakırda toplamış ve şöyle demiş;
"Dedelerimizin elinde Ezidilerin kanı var!"
Bu şu demek oluyor:
Şeyh Halidi ile Deliüzzaman-ı Said-i Kürdi arasında geçen yaklaşık 50 yıl boyunca Şafi ve Nakşibendi Kürtler "Kürt milliyetçiliğini" kesinlikle ret ettiklerinden Ermenilere, Süryanilerle birlikte hareket ederek Vatikan ve Rusya ile bağlarını geliştiren Yezid Kürtlerine karşı bu "Gerçek Müslüman Kürtler" savaşmıştır.
Hamidiye Alaylarında savaşan Kürt Aşiret reislerinde de bu inanç vardı. Ancak özellikle Cumhuriyetin ilanı ve sonrasında İngiliz-Avrupa, Amerika kiliselerinin Sabilere, Süryanilere, Ermenilere verdikleri maddi desteği gören Şafi-Sünni, Nakşibendi Kürtleri de Yezidlere ve Ermenilere katılmakta sakınca görmemişlerdir.
Bu ortam da 1917'ye kadar bölgede olan Rus, İngiliz işgalleri sırasında gerçek Müslüman Kürt din adamlarının öldürülerek Kürtlerin başıboş bırakılmalarıyla sağlanmıştır.
Öldürülen gerçek Müslüman imamların yerini Yezid, Sabi (Babası Allah olan Şeytan Ruha'ya tapan Araplar), Yahudi ve Hıristiyan imamlar almış, Kürtleri bu pis bataklığa sürüklemiştir.
Bu konu hakkında o kadar çok araştırma yazısı yayınladım ki hangi yazıma baksanız bo knuda yeterli tespitleri bulursunuz. İşlte Yezid konferansında yer alan "Sarılı, çarıklı, cübbeli "Yezidi İmamlarını görünüz. TIKLAYINIZ!http://tarafsizhaber.blogspot.com/2011/11/masonlastrlan-dinler-ve-siyasi.html
Kenan Evren-Turgut Özal ile zirve yaptılar. AKP iktidarında da Kuzey Irak'ta Güney Kürdistan'ı kurdular. İslâmiyette "Milliyetçilik yoktur. Ama sözde "Müslüman Kürtlerin Kürtçülükleri" aslında Kürt Yezidliğiydi. (Bu da Üniversiteli kaynak)
Apo (beyazlı) Yezidi imamla birlikte! |
Yezidilerde, Şeyh Adi (Hadi) mezarından toprak yemek dini ibadettir. Abdullah ÖCALAN da onlar için soyundan ürediklerine inandıkları "Allah'ın oğlu cenneten kovulmuş, düşmüş şeytan Tavus/Ezd/Ezda, Yezdan"ın bedeninde görüldüğü yarı tanrıdır.
İşte Ahmet Türk ve Yezidi/Ezdi Kürtlerin Uluslararası (Rusya, Gürcistan,Ermenistan, Azerbaycan, İran, Amerika ve Avrupa ülkeleri (işçi)) kongrelerini Diyarbakırda toplamış ve şöyle demiş;
"Dedelerimizin elinde Ezidilerin kanı var!"
Bu şu demek oluyor:
Şeyh Halidi ile Deliüzzaman-ı Said-i Kürdi arasında geçen yaklaşık 50 yıl boyunca Şafi ve Nakşibendi Kürtler "Kürt milliyetçiliğini" kesinlikle ret ettiklerinden Ermenilere, Süryanilerle birlikte hareket ederek Vatikan ve Rusya ile bağlarını geliştiren Yezid Kürtlerine karşı bu "Gerçek Müslüman Kürtler" savaşmıştır.
Hamidiye Alaylarında savaşan Kürt Aşiret reislerinde de bu inanç vardı. Ancak özellikle Cumhuriyetin ilanı ve sonrasında İngiliz-Avrupa, Amerika kiliselerinin Sabilere, Süryanilere, Ermenilere verdikleri maddi desteği gören Şafi-Sünni, Nakşibendi Kürtleri de Yezidlere ve Ermenilere katılmakta sakınca görmemişlerdir.
Bu ortam da 1917'ye kadar bölgede olan Rus, İngiliz işgalleri sırasında gerçek Müslüman Kürt din adamlarının öldürülerek Kürtlerin başıboş bırakılmalarıyla sağlanmıştır.
Öldürülen gerçek Müslüman imamların yerini Yezid, Sabi (Babası Allah olan Şeytan Ruha'ya tapan Araplar), Yahudi ve Hıristiyan imamlar almış, Kürtleri bu pis bataklığa sürüklemiştir.
Bu konu hakkında o kadar çok araştırma yazısı yayınladım ki hangi yazıma baksanız bo knuda yeterli tespitleri bulursunuz. İşlte Yezid konferansında yer alan "Sarılı, çarıklı, cübbeli "Yezidi İmamlarını görünüz. TIKLAYINIZ!http://tarafsizhaber.blogspot.com/2011/11/masonlastrlan-dinler-ve-siyasi.html
Ahmet Türk Yezidi/Ezdi imamlarıyla. AKP'nin Sarık-Çarık-Cübbe, Çarşaf-Peçe dayatması İslam'dan değil Yezidiliktendir. |
Kürt Yezidi/Ezdi imamları ile PKK-BDP heyeti |
Ahmet Türk'ün Facebook sitesinde sözde "Sol"
sloganlar yer alır. Sosyalizm ve Komünizm aynen İslâmiyet gibidir,
Hıristiyanlık gibidir, "Milliyetçiliği, kavmiyetçiliği ret eder!". Ama
PKK'cı, Kürtçü Ahmet Türk Yezidi milliyetçidir, Kürdistan ister. Bu bile
onları ne Müslüman ne de komünist olmadıklarının ispatıdır.
Milliyetçi/Irkçı olan biri "Sosyalist'im, Komünistim" diyorsa inanmayın.
Onların siyasi literatürde/edebiyatta adları bellidir. "FAŞİST".
Hem Ermeni kilisesine giderek sinsice ayin yaptığı,
haç, İncil öptüğü, 1938 Dersim isyanı sonrası gazetelerde yer alan, öte
yandan da peygamber soyu Kureyşan'ım deyip İslam uleması pozlarına
giren, 1774 Küçük Kaynarca Antlaşmasından sonra "Gayrimüslümlaerin Rusya himayesine girmeleriyle askerlik ve vergiden muaf olmaları"
üzerine askere gitmemek, vergi vermemek için "Ermeni görünen" ve
Ruslarla sürekli işbiliği içinde olan, 1864 yılında Sultan Abdülaziz'in
bunları bastırıp bölgeyi Çerkezler doldurmasına, isyancıların
elebaşlarını Adana, Mersin sonra da Kıbrıs'a sürmesine kadar asker ve
vergi vermeyen "Dersim Bölgesi (Tunceli, Erzincan, Sivas, Çankırı,
Niğde, Maraş, Bafra, Tokat, Kayseri Pınarbaşı (Aziziye- Alpaslan Türkeş
de buralı Kıbrıs'a sürülen Ermenilerdendir.), Ankara, Diyarbakır,
Bitlis, Siirt, Hakkâri bölgelerinden devlet asker alamaz. Bu isyanların
en pisleri de Tunceli, Malatya, Kayseri Pınarbaşı bölgesinde olur.
Buralara 1864'e kadar devlet giremez.
Merkezi mesire yeri Pınarbaşı olan Ermenilerin 90
yıllık direnişleri Abdülazizin dirayeti ile bastırılınca buraya Rus
soykırımından kaçan Dağısitan Çerkezleri yerleştirilir ve Pınarbaşının
adı "Aziziye" olur.
Yezidi Kürt isyancıların ve Ermenilerin yeri olan
Harput da yıkılarak aşağı yenisi kurulur; "Elaziz", 1876 sonrası
"Elazık", Kafkas cephesine yiyecek buradan gider.
Gerçek Müslüman Sünni Kürtler, Çerkezler ve Türkler
yoğundur. Son olarak da cumhuriyet döneminde ses uyumu sağlanması için
"Elazığ" olur.
Dersim sınırları saydığım bölgeleri içerirken
siyasi anlamda devlet haritasındaki Dersim ise günümüz Elazığ, Erzincan,
Tunceli, Sivas bölgelerini içerir.
Dersim'in Kureyşan Aşireti reisi Seyit Rıza,
devletin kendisinden vergi, asker alacağını, halkı okutup (Yezidilikte
okuryazarlık dinden çıkmaktır) hakimiyetini elinden alacağını gören,
halkı da "dinden çıkmakla korkutarak isyana razı eden" böylece yanına
aldığı öteki aşiretlerle Dersim isyanını başlatır.
Mustafa Kemal Atatürk'ün köylere karakol, okul, yol yapmasını, halkın sempatisini kazanmasını hazmedemez. Emperyalizmden
gelen para da tatlı gelir. Zaten bunlar Osmanlı zamanında da hep
eşkiyalıkla geçinmişlerdir. Gidin Tunceli bölgesinde ekim yapılacak bir
karış yer bulamazsınız.(Geniş bilgi için tıkla!)
Dersimlilerin El Cezire kolundna olan Ahmet Türk, Atatürk döneminde Ağrı Kürt isyanlarında yakalanan isyancıları anlatan bu karikatürle "Türk Düşmanlığı" aşılamaktadır! |
Aynı dönemde Hatay Sorunu ve İngiliz mandasına
girmemiz için bastıran İngiltere'ye verilen olumsuz cevaplar, Atatürk'ü
devreden çıkarmak isteyen Fransızlar da İngilizlerle bir olur ve Seyit
Rıza'yı isyana maddi manevi teşvik ederler.
Dersim isyanı ne sol özeelik taşır ne aydınlıkçı
bir özeelik taşır. Dersim isyanı feodal dönem Ermeni- Kürt
Yezidlilerinin "Türkiye Cumhuriyeti Devleti" adına olan fesatlıklarının
kabarması ve Emperyalizmle kucaklaşmasıdır.
İşte bu yüzden Türk sol'u Dersim İsyanını
"Emperyalizmin işbirlikçisi Feodaliteyi korumak" amacını güden adi bir
eylem olarak görür!
Ölümü kimse hoş görmez ama, silah alıp saldıran bir eşkıyaya nasıl davranılırsa devlet de onu yapmıştır!
Bunların "Alevi Kürtlüğü" davalarının arakalrı da
işte bu Yezidiliktir. Ama bunlar daha çok Ermeni/Farsi/ Mihri dini
ağırlıklıdırlar ve bu yüzden Grek-Arap kökenli Bitlis Yezidilerince
sevilmezler. Türkmenlerle din kardeşidirler hatta bir çoğu da Türkmendir. Ama parayı getiren Ermeniler bunları da oldukça eritmiştir.