KEDİ VE KÖPEK KATLİAMI VATİKAN EMRİDİR.
Sümer tabletlerinde, yer, su tanrısı Enki canlı yaratma işleri yaparken, küçük tüysüz kanatlı, kuyruk topuzunda bir top tüyü olan bir köpek köşede beklerken tablete resmedilmiştir.
Türk Yaratılış destanında Karahan topraktan ilk Türk'ü bir çömlekçi masası üstünde sekillendirip, ruh almak için göklerin en yüksek katına yola çıkarken, yaratma işinde yeteneksiz olan Erlik Han'dan cesedi koruması için aynı yaratılışta olan Sümer köpeğine emanet eder.
Bir çok milletin kültüründe köpek kutsallaştırılmıştır.
Ama, Sabilerin bir kolu Med'lerden doğan Pars, Pers adını alıp Pers Imparatorluğunu kurduklarında, Pers/Fars soylu olmayan tebaalardan aldıkları askerlere de, kendilerinden olanlara da Ahura Mazda'nın(Perslerin yaratıcı tanrısı) köpekleri derler.
Pers soylu olmayan, Preslere tebaa, köle olan milletleri de, Kertenkele derili Ahura Mazda'nın düşmanı olan, yaratma işinde beceriksiz olan Angra Mainyu şeytanı ile sayısız, insan, hayvan şekilli, Asuralar denilen tanrılardan birine taparak köleliklerini göstermek zorundadırlar.
Aynı gelenek Hindistan, Mısır'da vardı.
Bunlar arasında kurt, kedi, köpek gibi hayvanlara da ibadet yer alıyordu.
Irkçı Pers din kitabı Avesta'da köpek gittiği her yerde salyalarını akıtarak pislik yayan, bitkileri kirleten lanetli bir hayvan olarak yazılır ve aşağılanır.
Perslerin Mitra-Mihr dininden yapılma Roma Mitra dininde de benzer gelenekler ve irkçılıklar vardı.
I.Konstantin döneminde, Sasani İmparatorluğunun, Ataları Persler döneminde kölelikten kurtardıkları Yahudiler üzerinden Roma'yı yıkmak için Yahudilerle yaydıkları terör dini Hıristiyanlık da kedi, köpek ve İsa dışında her tür varlığa ibadeti yasaklıyordu.
I.Konstantin ve ondan 200 yıl sonra I.Jüstinyen çağlarında tamamen Roma devlet dini olarak Roma siyasal hedeflerine uygun olarak Hıristiyanlık dinini tanımlayan Katolik Inciline dayanan Vatikan Kilisesi, cok yaygın olan kedi ve köpek ibadetini yasaklar.
Mısır toprağı kabul edilen Hicaz Arapları arasında da bu dinler yaygındı ve Ebu Hüreyre (Kedilerin Babası) gibi kedi, İbni Kelbi (Köpeğin oğlu) gibi köpek adları taşıyan kişiler ve kabileler vardı ve bu gün de vardır.
Hz Muhamnet'e bu nedenle, Arabistan Kiliselerinden sorumlu Büşra Şehri Episkoposluğunca olsa gerek Müslüman olarak, eski dinlerini terk ettiklerini göstermeleri için kedi, köpek katliamı yaptırılmıştır.
12.yy'da o zamanki adı Prusya olan ve kedi köpek ibadeti içeren Sasanilerin yazdığı Maniheizm Hıristiyanlığı Mecusilik dininden, Vatikan Katolik İncili okumaya "9."yy'da geçmiş, ibadeti terk edememiş Almanlara da benzer emirler verilerek kedi köpek katliamı yaptırılmıştır.
Son olarak, Müslüman, Hıristiyan görünerek bu güne gelmiş Yezidilerin, Dürzilerin, Gregoryen Hıristiyan Ermeni, Gürcülerin dinlerini bu gün İslam diye yaydıkları hükümet ve ona bağlı cemaatlerin, tarikatların siyah köpek ve kara kedi ibadetlerini terk ettiklerini kanıtlamaları istenildiğinden, bu kurumlara kedi ve köpek KATLİAMI yaptırılmaktadır.
Aşağıda resmi bulunan, insanın yaratılışında bile onun bekçiliğini yapan, koruyan, insan için ölüme atlayan, sularda boğulmaktan kurtaran bu sadık hayvana, şehir yaşamında pek ihtiyaç olmadığından fazlalık olarak bakanlara bir de dinci yobazlar eklenince, açlığa mahkum oldukları veya korkutuldukları ya da saldırı tehdidi hissettikleri için insanlara zarar vermek zorunda kaldıklarından düşmanlıklara gerekçe olmakta, katliam yapılmaktadır.
Oysa devlet ve yerel yönetimlerin bu hayvanları koruyup, barındıracak güçleri vardır, nüfusları dengede tutulabilir.
TANRI olarak bu hayvanlara ibadet edenleri bu dinden koparmak için soykırım emreden Vatikan kilisesi de, 1700 yıldır bu işi becerememiş görünüyor.
Bi dayatmadan vaz geçseler iyi olacak.
Alaeddin Yavuz
Emekli Polis Memuru
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder