TÜRBAN, SARIK, ÇARŞAF, PEÇE ve MİTOLOJİSİ
Bu örtülerin hepsi, M.Ö 3500'lerde Kuzey Hindistan, şimdiki Pakistan ve Bangladeş'te yaşayan Harappalilarin Kaul/ Kul adıyla anılan toplumun kıyafetiydi.
Büyük depremler, yıldırımlar sonucu çok insan ölür ve efsanevi Saraysavati nehri yatağının yeri değişir.
Buradan insanlar Orta Asya, Iran, Irak, Suriye, Mısır, Anadolu, Avrupa'ya yayılır.
Daima iki nehir arası olan bölgelere dinlerinin emirleri gereği yerleşirler.
Iran Pers, Sasani, devletlerinin, dinlerinin oluşumunda katkıda bulunurlar.
Şiva dini üyesi Harappa halkını tanıtan bir kil tablet. Alttaki başlıklar Asya Mecusi Türkleri ile Suriye ve Mısır Dürzi kadınların elan giydikleri örtüdür. |
Bunlardan Irak Mezopotamya bolgesine yerleşenler, tanrıları Şiva ile Akadlarin ay tanrısı Sin'i birleştirip şeytan ibadetini kurarlar.
Tapınaklarda hizmet eden kadınlar Sin'in karıları oldukları için vücutlarında tırnakları bile görünmeyecek şekilde burka, kara çarşaf ve peçe giyerler.
Tanrıları evlilikte kadın ve erkek ayırmadığı için de erkekleri de benzer şekilde örtünür
Musa peygamber bile peçelidir, vücudunu göstermeyecek şekilde örtünür, SARIK giyer.
Bu kıyafet Musa'ya, 539'da Babil'i feth eden Pers kralı Kurus'un özgür bıraktıktan sonra Ürdün nehri vadisine dönen Babil Talmud kitabına bağlı Yahudilerce yazılmıştır.
Hz. Isa da, Ted Pike'a ve benim de tespitlerime göre Babil sürgününden dönen Nasıra Yahudilerindendir.
Halkı olan ferisileri içi ölünün tozları ile kaplı, dışı beyaz boyalı mezarlara benzer der. Köşe başlarında ibadet ederek toplumu rahatsız etmekle suçlar.
Hıristiyanlık dini de Ferisilerden çıkınca ve Süryani dili Aramice tebliğ edilince kıyafetler ona uygun olur.
Eski Yunanlılar da Sabi dinindeydiler ve rahibeleri değişik renklerde burkalar gösterdi. Bunu Ölümsüzler filmini izleyenler hatırlar.
Hıristiyanlık, Roma ülkesinde Iran terör dini görüldüğünden yasaklanır.
Sasani imp. I. Şapur, M.S.225'lerde Hıristiyanlığı peygamber Mani ile ilk düzenleyen devlet adamıdır. Her milletin tanrılar ailesine, geleneklerine göre ve dillerinde yazılıp o zamanki dünyaya tebliğ edilir.
Bu günkü Ortodoks(Doğru iman) Hıristiyan ve Yahudilik ile Suriye, Anadolu ve Habeşistan Süryani mezhepleri de bu ilkeleri kabul eder.
Süryaniler Katolik Incil'ini ret edince Şeytani ilan edilir, soykırım yapılır.
I.Konstantin'den sonra Roma, Süryani Ortodokslar ile Katolik Vatikan dinini birleştiren bir din kurmak ister. Proje Hz. Muhammed'in dedesinin babası Haşim ile başlar. Haşim zeki bir adamdır. Sasaniler ve Roma ile ilişkiler kurar.
Roma idaresinde olan ülkesinin tarıma elverişli olmaması yüzünden bu iki devletin tüccarlarından mallar alarak onları Hicaz'da ve hacca gelenlere satar.
Adını Sabilerin Hayy tanrısının savaşlarda bayrağını taşıdığı melek S'islam= Bayraktar dini, Ginza kitabından alınarak, Roma ülkesinin en büyük tanrısı Allah Herakles'in Bayraktarı olması niyetiyle adı konulur.
Iranlılar tanrının seçilmiş kavmi inancı kaldırılır ve Hintçe Maha= Üstün olan ( Mahadeva= Tanrılardan üstün anlamında Şiva' nin adıdır) ve Iranlıların adı MED birleştirilerek, Med'den Üstün OLAN anlamında Muhamed adı, Ortodoks incillerinde adı geçen Tesellici Baraklitus kişiliğinde ortaya çıkartılır. ( islam roma tezgahi mı başlıklı yazım, Tdv internet sayfasında da bilgi var)
Böylece Islam dini doğar.
Hâlâ da kuruluş amacına uygun olarak Vatikan ve güncel AB-D VE NATO ÇETESİ Roma'sinin bayraktarlığını yapar. Bu yüzden 1,8 milyar Müslüman Haçlı kölesi olarak yaşamaktadır.
Şimdi, 72 yıldır ülkemizde bir baş örtüsü, türban, urgan tartışması sürüp gidiyor.
Hem 5,500 yıllık Sabi örtüleri için devletin düzenini, kamu barışını yıkar, saçının teli göründü diye taşlayarak kadın öldürürsünüz.
Hem de bu ineğe, tekeye tapan putperestlerin tanrılarının emrettiği SARIK, cübbe, türban için yasa maddeleri yazarsınız.
Niye güzele yönelik değiştirmiyorsunuz veya değiştiremiyorsunuz?
Sizler çelişkilere boğulmuş dinleri, mezhepleri, tarikatları kendiniz anlamış değilsiniz.
Topunuz, AB-D dışı coğrafyayı cehalete boğarak sonsuza dek rakip olmaktan çıkartmak isteyen AB-D NATO ÇETESİnin, iktidar uğruna köleliğini yapanlarsınız.
Alaeddin Yavuz
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder