Yaklaşık on yıldır dini ve tarihi
ağırlıklı yazıyorum. Sürekli pompalanan söz de dinin İslam ile alakası
olmadığını kanıtlamak için sure, ayet, hadis, siyer, kıyas ne bulduysam kanıt
olarak kullanmaya gayret ettim.
Bu dini ve din savaşlarından
ibaret tarihi birikim bilinç altımda tuhaf rüyalar görmeme neden olmaya
başladı.
Yıllardır iyice de abuk sabuklaştı.
Son örneğini geçen hafta yaşadım.
Rüyamda, eşim ile birlikte bir
yerdeyiz, evimizin salonuna da benziyor. Birden toprağın altından dayanılmaz
gürültüler geliyor kulakzarlarım patlayacak derecede ve yere yığılıyoruz. Ne eşim bana, ne de ben ona el uzatamıyoruz.
X-Men 3'ten kıyamet sahnesi |
Bir anda evler yıkılıyor, molozlar
arasındayız, duvarlar kalkıyor, gözümün görebildiği yerde binalar, tepeler her
şey, elle vurulduğunda tepsi üstünde pirinç taneleri gibi havaya fırlıyor, her
yer dümdüz oluyor ama yer altından gelen çığlıklar, anlamsız gürültüler
bitmiyor.
Ayak ve el parmaklarımı dahi
hareket ettiremiyorum. Artık diyorum ki, “her şey bitti, yeryüzünde yaşam diye
bir şey kalmadı” diyorum ve artık ölümü bekler haldeyim.
Birden şeffaf bir dev insan
geliyor, başımın iki yanına ayaklarını koyup beni emniyete alıyor.
Boyum onun topuk kemiklerine dahi
gelmiyor.
Hiç bir şey düşünemiyorum ve
birden boyum uzuyor dizlerine kadar ulaşıyorum ama kendimi çok emniyette
hissediyorum.
Bu varlık birden rükuya eğiliyor
ben de onun etkisiyle eğiliyorum, o doğruluyor ben de doğruluyorum ve o anda
uyanıyorum.
Sonra bu nasıl şey derken o gece
face’te namaz hakkında yazıştığımı, o günlerde sıklıkla hadis, siyer
kitaplarından bazı alıntıları yayınladığımı, cinlerin ve şeytanların ebatları
hakkında İbni İshak’ın Siretül Resulullah adlı kitabı ile Buhari’nin hadis
kitabından Muhammet’in ağzından yazılmış tanımlamaları okuduğumu bunlardan
sonra da X-Men filmlerinden birisini seyrettiğimi ve ondaki kıyamet sahnesini
hatırladım.
Sonuç olarak okuduklarım,
seyrettiklerim bilinçaltımda şekillenerek bana bir film hazırlamışlar diyorum.
Yemekten sonra da önce ablamı
arıyorum.
Ona göre, o da benzer rüya görmüş ve bunu uyarı kabul edip umreye
gitmiş ve rahatlamış. Benim rüyamın onunkinden daha güçlü ve uyarıcı olduğunu
acilen namaza başlamam gerektiğini, hatta bunun için mevlit okutacağını,
Allah’ın beni bütün dinsizliğime rağmen sevdiğini bunun da insanları dine
sokulan bidatlar, hurafeler konusunda ve büyük felaketler hakkında uyarmamı,
herkesi kardeşliğe çağırmamın etkili olabileceğini söyledi.
12 yaşındaki torunu da bana dua
ettiğini söyledi.
Ne diyeyim?
Eşime anlattım. O da rüya kitabına
baktı ve Allah tarafından çok açıklamalı olarak uyarıldığımı söyledi.
Bir bayan face arkadaşıma
bahsettim o biraz daha farklı yorum yeteneğine sahip diye.
O da, deprem ve kıyamet
görüntülerinin beni sıkan, boğan bazı çaresiziliklerin bilinçaltı birikimi
olduğunu, namazın ise toprakla birleşme tabiatla uyum sağlama yolunda olduğumu
beni rahatlatacağını ancak benim dışımda dünyevi veya ilahi güç tarafından
koruma altında olduğumu söyledi.
Sizce hangisi doğru?
Rüyayı gören olarak ben, yıllardır
okuduğum ve yazdığım dini yazıların, yorumların, uyarıların birikimlerinin
dünyaya kökten dincilik ihracındaki ABD’nin, bütün dünlerin barındırdığı insan
şekilli üstün yeteneklere sahip tanrı denilen kolonici göksel kavimleri, X-Men,
Uzaylı dinleri gibi vermesi, onlardan haberdar olan biri olarak bunların
hepsinin bilinçaltımda karışarak bana farklı bir duygu ortamı yaşattığını
düşünüyorum.
Şimdi bu rüyam bilinçaltı oyunu mu
ilahi uyarı mı?
O da size kalsın.
Ama ben artık bunlarla boğuşmaktan
da bıktım. Ortam değiştireceğim. Ruh sağlığımı bozdu diyorum.
Hepimizin rüyaları da benzer
şekilde bilinçaltı oyunlarıdır. Onları sadece beynimizi meşgul eden olaylar,
eğitimler, filmler, duyumlar belirler.
Yırtıcı ve Yaratık |
Bundan "10" yıl kadar önce de Preditör ile Yaratık filmini etkileyici bulmuştum. Defalarca seyretmiştim. Daha önceden de Jurassicpark filmleri ile T-rex dinozorları yırtıcılıklarıyla etkilemişti. İnternet videolarından da uzaylılarca kaçırıldığını iddia edenlerin videolarını seyretmiştim.
Bu birikim de bir rüyamda bu T-rex dinozorlarınca evden alınıp bir gemiye götürülmemi, yüzükoyun bir sedyeye yatırılmamı, T-rex dinozorunun dilinin altından çıkan araba anteni gibi bir enjektörün çıktığını ve çok steril olduğunu bunun ense köküme sokularak bir iğne yapılmasını yaşamıştım. O yıllarda da KOAH rahatsızlığım vardı. Spor yaparak onun etkisini kırmış, solunum düzenimi sağlamıştım.
Çocukluğumdan beri bilim dergileri ve bilim kurgu yazılar ile filmleri sevmemin etkilerinden başka şey olmayan bu rüyalar sadece bilinç altımın birikimlerimi işleyerek bana bazı sahneleri yaşatmasıdır.
Her insanın bilinçaltı birikimine
göre rüyaları şekillenir. Uykuda açık kalıp üşümek te sonuçlarını ve gidişatını
olumsuz etkileyebilir.
Okumaya katlandığınız için teşekkür ederim.
Yazdığım yazıların da aklı
olanlara yeterli olacağı inancındayım. Bilgiyi arayan her yerde bulur.
Bu rüyam, başkalarının da doğruyu görmelerine faydalı olabilir diyerek yazıldı.
Saygılar.
Alaeddin Yavuz wordpress
keykubat
/adilyargic
/ adilyargicc
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder