FETHULLAH GÜLEN ÖLDÜ MÜ?
Son zamanlarda Facebook medyasında ülkemizde yetişmiş
Süryani Ermeni dönmesi olduğu yazılıp çizilen, Kenan Evren-Turgut Özal
ikilisinin bütün dünyaya tanıttıkları, en büyük Vatikan ve Amerikan
işbirlikçisi olan bu zatın öldüğü yazılıp çiziliyor.
Gülen öldü mü? |
Ben de biraz yabancı basına çıkayım dedim. Dolaşırken Amerikan
hükumetinin C.I.A,F.B.I gibi istihbarat örgütlerinden tutun da Afganistan
operasyonlarından Irak, İran gizli operasyonlarına kadar birçok projede görev
aldığını gururla yazmış olan bir zatın yazısının bulunduğu “Commentary” adlı haftalık
bir derginin internet sitesine girdim;
Dünya vatandaşı, makale yazarımız, ABD ajanı türdaşımızın
adı Michael Rubin’miş. O6 Haziran 2012 tarihinde bu haberi yazmış.
Haberde kesin olarak öldüğü ifade edilmiyor ama delilini
ortaya koyuyor, yazısına; “Çileci* (reclusive) İslâm filozofu Fethullah Gülen’in yaşamına
yakınlarda ışık tutuluyordu…” Diye başlıyor ve;
“- Geçen aylarda Türk Polisi, Fethullah Gülen’in bazı
yazılarını ve kitaplarını şakirtlerinin kurduğu hücrelerden toplayarak zapt etmiştir.
Bazı Gülen takipçileriyle yaptığı görüşmelerde Gülen’in Sufi tarikatına ait
olmadığından yerine şeyh bildiremediğini, ölümü halinde Gülen’in üstüne kayıtlı
olan milyarlarca ABD Dolarlık servetin nasıl paylaşılacağının hareket içinde
büyük sorun olduğunu açıkladıklarını, ancak Semitizm karşıtı görüşleri yüzünden
kendisine yeterli bilgiyi vermediklerini dile getirmiştir. Bu yüzden Gülenin
ölümünden sonra yerini alacak kişinin de adını vermediğinden bu kişinin kim
olacağının da tartışmalıdır!” Diye yazmıştır. http://www.commentarymagazine.com/topic/fethullah-gulen/
Bundan sonra aklımda kalan bir haberi araştırıyorum ve onu
buluyorum. Gülen’in ölüm haberinden beş ay sonra 17 Ekim 2012 tarihli “Başbakan
Erdoğan Gülen’i neden aradı?” başlıklı haberde, Gülen’in kardeşi Hasbi Nidai
Gülen’in ölümü nedeniyle cenazesine katılamadığını da ifade eden taziyelerini
ilettiği geçmektedir.
Hatta Fethullah Gülen’in başbakan ve Abdullah Gül’e verdiği cevabın metni de bu
yazıda yer almaktadır;
Erdoğan-Gülen |
“En başta devlet işlerinin onca mükellefiyetine rağmen
lütfedip taziyelerini ileten Cumhurbaşkanı’mız Abdullah Gül Beyefendi’ye”
ifadelerine yer verdi. Gülen, Başbakan Erdoğan’a teşekkür ederken, “En başta
yoğun gündemleri ve yorucu programlarına rağmen bizzat telefon ederek yaralı
gönlümü teselli eden ve o berrak sedasıyla kadim dostluğumuzun sarsılmaz
olduğunu bana bir defa daha hatırlatan vefa insanı Başbakan’ımız Recep Tayyip
Erdoğan Beyefendi’ye” http://www.haberturk.com/gundem/haber/786069-basbakan-erdogan-fethullah-guleni-neden-aradi
Gülen
cemaatinin servetleri sayılamayacak kadar büyük olduğundan ortaya çıkan
tepkileri, gizlice sürdürülen cinayetlere uzanacak sinsi kavgaları bastırmak
için mi bu haber üretildi? Sorusunu da sormadan edemiyorum.
Buna bir başka neden de HOCA'NIN ÜÇ YIL ÖNCE ÖLDÜĞÜ ve yerine Hollywood'dan dublör getirtildiği iddiaları da vardır.
Neyse, ölene
rahmet kalana ömür dilenir.
Öldüyse
insanlık bir işbirlikçiden kurtulmuş demektir. Bunun da arkasından çıkacak
gürültü yakında hepimizin gözlerini ve kulaklarını usandıracak kadar
aratacaktır.
Takdir
sizlerindir!
keykubat /adilyargic/ adilyargicc
*(Çilecilik, Sabi, Hıristiyan ve Yahudi tarikatları ile
Hindular arasında yaygın olan “bekâr yaşamayı” öğütleyen dindarlık şeklidir.
Muhammed, damadı Osman’a bunu yasaklamıştır. Ancak Emeviler bu kuralı
çiğnemişler ve Yezidiliği İslâm diye uygulamış olduklarından özellikle Irak,
Suriye ve Arabistan’da bekâr dervişler çoktur. Bana sorarsanız Müslümanlıkları
da tartışılır!)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder