KONUT KREDİSİ/MORTGAGE SOYGUNU
Çoğumuzun hayali olan ev sahibi olma isteğimizin resmi tefecilik
düzenince nasıl suistimal edildiğini, vatandaşların büyük gayretlerle
kazandıkları paralarını "ev edinme hayali uğruna" nasıl tefeci kurumlara kaptırdıklarını, buna karşın yaptıkları umutsuzca direnişleri, mücadeleleri üzerine devletin yasalarıyla kurulmuş tüketici ve yargıtay
mahkemelerinin umutlandıran kararlarından oluşan bu yazımı her konuda okuyanın, derdi
olanın faydalanabileceği, delil gösterebileceği belgeleri içerecek
şekilde hazırladım.
“Konut Kredisi/ Mortgage” Ne
Demektir?“Mort” İngilizceye Fransızcadan geçme bir kelimedir ve “Ölmek, Ölüm” anlamına geldiği gibi İngiliz dilinde “Av borusu, üç yaşında Som balığı” karşılıkları vardır elbette bu anlamların konumuzla bir bağlantısı yoktur.
“Gage” kelimesi ise “Rehin, tutu, ipotek” demektir. Etimolojik olarak “Ölümüne rehin-ipotek etmek” manasına gelir. Bu adın verilmesi kredi faizlerinin 5 ile 20 ve hatta 30 yıla kadar uzatılmasından mı yoksa, insanların taksitleri ödemeye ömürlerinin yetmeyeceğinden ölümleri halinde kurtulabilecekleri anlamına geldiğinden mi veya “ölseniz bile taksitleri ve masraflarını ödemekten kredi kullananın kurtulamayacağını anlamında mıdır gerisine siz karar veriniz(!).
Bu krediyle aldığınız bir konutu veya taşınmazı bankaya sormadan satamazsınız. Banka ile görüşerek satma imkânınız vardır ancak banka bu durumda sizden, kalan kredi miktarını tahsil edeceği gibi bir de “krediyi erken ödeme” gerekçesiyle sizden %2 komisyon ve bir alay da masraf alır. Çünkü kredi alırken anlaştığınız süreden erken ödediğiniz için banka, faiz gelirinde ortaya çıkacak düşüşün zararını kısmen size yüklemek için bunu yapmaktadır. Buysa kredi kullanmaktan başka çaresi olmayan atandaşın devlet eliyle tefeci kurumlara soyulmasına izin vermekten başka şey değildir.
“Yasal Tefecilik Düzeni” nin bilinen resmi adı “Bankacılık”tır. Bunların ekonomik güçleriyle etkiledikleri siyasiler ve hükumetlere kendi çıkarlarını koruyan, vatandaşı daha kolay sağmaya yarayan kanunları çıkarttıkları tartışmasız bir konudur. Hükumetlerin çıkardıkları yasalarla kredi kullanan vatandaşlara dayattıkları “Deli Dumrul” yasaları veya mevcut yasaları farklı yorumlayarak, devleti de icraatlarına ortak ederek halkı bir güzel soyarlar.
“Deli Dumrul Yasaları” sayesinde, tefeci kurumların devlet eliyle yaptıkları “resmi-yasal soygunun” öteki örneklerini görmeniz, anlamanız için aşağıdaki yazı sizlere rehber olacaktır.
Yazılar alıntıdır ve alıntı yapılan sitelerin linkleri altlarında verilmiştir.
Alaeddin Yavuz/adilyargicc
Mortgage Nedir?
Acaba alt yazı gerçek mi? "Hazır" değil "MECBUR" denmeli!
|
- Ev (Konut) Kredisi. Ev (mesken) almak için kullanılır.
- Ofis / İşyeri Kredisi. Ofis, işyeri, imalathane satın almak için kullanılır.
- Arsa Kredisi Arsa ve bahçe finansmanını için kullanılır.
- Konut Geliştirme Kredisi. Konutların yenileme, dekorasyon, tadilat ihtiyaçları için kullanılır.
- İnşaat Kredisi. Kaba inşaatı bitmiş yapıların finansmanını desteklemek üzere kullandırılan bir bireysel kredi türüdür.
- Refinansman Kredisi. Konut Kredisi Borç Transferi ve Yeniden Yapılandırma Kredisi olarak da bilinir. Mevcut konut kredisi borcunun daha uygun faiz ve vade koşulları ile değiştirilmesini sağlamak üzere alternatif olarak sunulan kredi türüdür.
Mortgage Sistemi Nasıl İşler?
- Vatandaş önce taşınmazı bulur ve satıcı ile pazarlığını yapar.
- Vatandaş bankaya gidip taşınmazı satın almak için kendisine gereken parayı bankadan talep eder.
- Banka da gerekli araştırmayı (taşınmazın değer tespiti, tüketicinin gelir bilgilerinin doğrulanması v.b.) yapar ve bunun karşılığında uygun bulursa tüketiciye krediyi verir.
Mortgage vermek için her banka değişik kriterler uygulamakta ve değişik
kredi koşulları, faiz oranları ve geri ödeme seçenekleri sunmaktadır. Ancak,
hemen hemen her banka sizin düzenli bir geliriniz ve iyi bir kredi notunuz olmasını gerek
koşacaktır.
Mortgage Faiz ve Masrafları
Mortgage alırken birçok vatandaş yanlış yapmakta, yalnızca bankaların
reklam olarak ilan ettiği faiz oranlarını karşılaştırarak karar vermektedir.
Oysa, faiz ödeyeceğiniz tek masraf değildir.
Mortgage masrafları dört ana kalemden oluşur.
- Faiz
- Alım ve satım masrafları
- Banka kredi kullandırma ücreti
- Ekspertiz Ücreti
- Banka ve sigorta muameleleri vergisi (BSMV)
- Diğer: Dosya parası, istihbarat ücreti, başvuru ücreti, işlem ücreti ve avukat masrafı
- Sigortalar
- Bireysel Yaşam Sigortası
- DASK (Doğal Afet Sigortası)
- Konut Sigortası
- Taşınmaz mala ödemek zorunda kalacağınız diğer vergi ve aidatlar
1. Faiz. Mortgage aldığınız andan itibaren, alınan miktar üzerinden faiz işlemeye
başlar. Faiz oranlarındaki küçük farklılıklar ödeyeceğiniz miktar üzerinde
büyük oynamalara neden olur.
Örneğin 30 yıllık
100.000 TL lik mortgage faiz oranı aylık %1 den %1,5'a çıkarsa toplam 172.250
TL daha fazla faiz ödemiş olursunuz.
Yalnızca %0,5 oranında küçük bir artışın nasıl bu kadar fark yarattığını kafadan hesaplamak mümkün değildir; hesaplayıcıları kullanmanız gerekir.
2. Alım ve Satım Masrafları. Ayrıca, mortgage ile taşınmaz mal almanın aşağıda
belirtilen alım ve satım masrafları vardır.
- Banka kredi kullandırma ücreti bankadan bankaya değişmekte olup %0,5 - %2 civarındadır. Bu ücret bazı bankalarda pazarlığa tabidir. Bazı bankalar bu miktara ek olarak müşteriden banka ve sigorta muameleleri vergisi (BSMV), dosya parası, istihbarat ücreti, başvuru ücreti, işlem ücreti ve avukat masrafı da istemektedirler.
- Emlakçı komisyonu da alıcı ve satıcıdan %1-%2 oranında alınır ve genellikle pazarlığa tabidir.
- Eksper raporu genellikle 200-500 TL arasında bir rakamdır.
- Alım satım vergileri ve tapu masrafları yaklaşık %0,15 dir ve en az belediyenin tayin ettiği değer üzerinden alınır.
3. Sigortalar. Bankanız taşınmaz mala Konut Sigortası ve DASK (Doğal Afet
Sigortası) ve ayrıca size Bireysel Yaşam Sigortası yapılmasını da
zorunlu kılabilir. Ek masrafları kaleminde en önemli etkenlerden biri bu
sigorta primleridir.
Bireysel Yaşam Sigortası, DASK ve Konut Sigortası yıllık olarak tahsil
edilr, sigorta primleri yaşa, gelir seviyesine, konutun bulunduğu bölgenin
deprem riskine ve konut fiyatlarına göre değişir. Her yıl yenilenmesi gereken
bu sigorta, yıllık yaklaşık 200-250 TL'lik ödeme anlamına gelmektedir.
Mortgage alırken yaptırılacak Konut, DASK ve Bireysel Yaşam sigortaları
için maalesef gereksiz prim ödemeleri söz konusu olabilir. Devlet tarafından
belirlenmeyen sigorta primleri sigorta şirketlerince, serbest piyasada özgürce
belirlenmektedir. Bu nedenle, sigorta almadan karşılaştırma yapmalı ve yalnızca
bankanızın önerdiği sigorta şirketiyle yetinmemelisiniz.
4. Vergi ve Aidatlar. Mortgage ile de alsanız peşin de alsanız taşınmaz mal sahibi olduktan
sonra da belli aidatlar ve vergiler ödemeniz gerekebilir. Aidatlar değişmekte
olup, bina bakım ve tamir masrafları v.s. gibi kalemlerden oluşur. Ayrıca
taşınmazların belediyelere ve maliyeye ödenmesi gereken yıllık vergileri
vardır. Bu vergi ve aidatları yaklaşık olarak hesaplamalı ve ödeme gücünüzün
yettiğine emin olmalısınız.
TÜDEF’den Banka Kredi
ve Kredi Kartı Masraflarına Tepki
Ağu 27, 2012 •
Bankaların 31 kalem adı altında yaptıkları kredi ve kredi
kartı kesintilerinden yılda 17 Milyar TL haksız kazanç sağlandığı öne sürdü.
TÜDEF Başkanı Sıtkı Yılmaz şunları söyledi:
“Yıllardır bu haksız kazanca seyirci kalan BDDK’nın,
Bakanlığın ve Hükümetin sorumluluğu bulunmaktadır. Tüketici bu haksız mali yük
altında ezilmekte ve ciddi sorunlar yaşamaktadır. Bu nedenle kredi işlemlerinde faiz dışında
başka bir kesinti yapılmasına kesinlikle karşıyız. Çünkü yapılan kesintilerin
bir hizmet karşılığı bulunmamaktadır. Hesap işletim ücreti adı altında
tüketicinin vadesiz mevduat hesabı buharlaştırılmaktadır. Halk Yaşam Sigortası
için 11 yıl prim ödeyen tüketicinin 153,86 TL’lik maaşından ilk altı aylık
45,71 TL, ikinci altı aylık için 47,62 TL olmak üzere 93,33 TL hesap işletim
ücretinin alınması sömürüden başka bir şey değildir. Konut kredileri ve tüketici kredilerinden başta kredi dosya
masrafı olmak üzere komisyon
ücreti, ekspertiz
ücreti, ipotek fek ücreti gibi ek kesintiler yapılmaktadır. Bu kesintilerin
hukuka aykırı alındığına ilişkin yargı kararları bulunmaktadır. Bu hizmet
karşılığı bulunmayan ve hukuka aykırı olan kesintilere bir an önce son
verilmesini istiyoruz”
10 Eylül 2012 Pazartesi
Kredi Dosya Masrafı Bankadan Nasıl Alınır?
Bankaların kredi kullandırımında tüketiciden dosya ücreti adı altında masraf talep ederler. Son zamanlarda tüketicilerin alınan masraflarla ilgili açtıklan davalar sonucunda bu masraflar banka tarafından tüketiciye iade edilmektedir.
Kimlerden Kredi Masrafı Alınır?
Tüketicinin kullandığı kredi; konut kredisi, ihtiyaç kredisi veya taşıt kredisi olabilir. Bankalar tüketici kredisi talebinde bulunan her tüketiciden bazen sabit bazen de kullanılan kredi tutarı üzerindenkredi hesaplama yaparak yaklaşık yüzde bir rakam üzerinden dosya masrafı adı altında ücret talep eder. Tüketici bu masrafı bankaya ödemek şartı ile kredi kullanabilir.
Kredi Masrafını Ödemek Zorunlu mudur?
Bankanın kredi masrafı talep ettiği durumda banka ile tüketici arasında yapılan kredi sözleşmesine bakmak gerekir. Kredi sözleşmesinde bu tip bir masrafın alınmasıyla ilgili herhangi bir hüküm yoksa tüketici tarafından bankaya masrafın iadesi davası açılabilir.
Ödediğiniz
Kredi Dosya Ücretinin Makbuzunu Mutlaka Alın
12 Eylül 2012 Çarşamba
İhlas Haber Ajansı'nın haberine göre, Yargıtay’ın verdiği karar
sonrasında, bankalardan aldıkları krediler karşılığında ödedikleri dosya
masraflarını geri almak isteyen vatandaşlara Tüketici Sorunları Hakem
Heyeti’nden ”Para iadesi için dosya masrafına ödediğiniz ücretin mutlaka
makbuzunuz alın” uyarısı geldi.
Yargıtay'ın kredi kullanan vatandaşlardan dosya masrafı adı
altında aldığı paraların iade edilmesi kararının ardından, konut kredisi,
taşıt kredisi, ihtiyaç kredisi gibi her türlü kredi kullanıcısı
geriye dönük olarak 10 yıllık kredi masraflarını alabilecekleri
bildirilmişti. Son 10 yılda kredi kullanan 12 milyon vatandaşın bu haktan
yararlanabileceğinin ortaya çıkmasının ardında bankalara ve Tüketici
Sorunları Hakem Heyetleri'ne dilekçe yağmaya başladı.
Dosya masraflarının iadesi konusunda Trabzon İl Sanayi ve
Ticaret Müdürü ve İl Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanı Mehmet Siyambaş,
müracaatta bulunan vatandaşları uyardı. Siyambaş “Dosya masraflarını geri
almak isteyen vatandaşlarımız mutlaka ödedikleri ücretlerin makbuzlarını
bankalardan temin etmeliler, aksi halde hiçbir hak talep edemezler” dedi.
Karar sonrasında haftada 150 vatandaşın kendilerine şikâyet için
müracaatta bulunduğunu ifade eden Siyambaş “Bankaların masraf ve fon ücreti
adı altında vatandaşlara verilen krediler için talep ettikleri ücretlerin
iadesi konusunda Yargıtay’ın verdiği bir karar var. Vatandaşlarımız bu konuyu
duyduktan sonra elinde hiçbir belge, bilgi olmadan Tüketici Sorunları Hakem
Heyeti’ne geliyor. ‘Ben falan bankadan kredi çektim, bunun iadesinin
yapılmasını istiyorum’ diye bize şikayette bulunuyorlar. Dolayısıyla bu konu
hakkında yeterli bilgisi olmayan vatandaşlarımız bizlere gelerek şikayette
bulunduklarında bizim personelimizde de bir yığılma ve bazen de sürtüşmelere
varan durumlar oluşuyor. Bizim burada istediğimiz, tüketici hangi belgeler
ile sorununu çözebilecek, bunun bilinmesini sağlamak. Tüketici karar
tarihinden itibaren 10 yıl geriye dönük şekilde, bankalardan çektiği gerek
tüketici kredisi gerekse konut kredilerinde ama yapılandırma hariç dosya
masrafı adı altında alınan ücretleri belgelendiren dekontun fotokopisi ile
müdürlüğümüze müracaat etmeleri yeterli” dedi.
Bankalardan alınan krediler sırasında kendilerine imzalatılan
sözleşmelerin dikkatle okunması gerektiğine de değinen İl Tüketici Sorunları
Hakemi Heyeti Başkanı Mehmet Siyambaş” Tüketiciler öncelikler sözleşmenin 12
punto ile yazılıp yazılmadığına dikkat etmeli. Yazılar tüketicinin okuyabileceği
büyüklükte olmalı. O sözleşmelerde önemli olan iki madde var, biri yıllık
aidatın miktarının yazdığı madde diğeri ise fon ve kredi masrafları maddesi.
Bu maddeleri dikkatle okuyup imzalamalılar. Aksi takdirde bir hak talep
edilmesi söz konusu olamaz” diyerek tüketicileri uyardı.
|
Bankaların ''hayat sigortası'' oyunu !
Bankalar kredi kullanırken yaptırdıkları hayat sigortaları
tuzaklarla dolu…
Ağustos 2012 / 10:25
Buna göre, bankalar kredi borcunu erken kapatan müşterisinin sigorta primlerini geri ödemiyor. Ayrıca bankalar örneğin 24 aylık kredi alan müşteriye 36 aylık hayat sigortası yaparak buradan sağlanan fazla primlerle kasasını dolduruyor.
Hukuka aykırı Tüketiciler Birliği Onur Kurulu Başkanı Aydın Ağaoğlu, bankaların kredi hizmeti sunarken yanında hayat sigortası satılmasının hukuka aykırı olduğunu vurguladı.
Tüketici Kanunu'nun 5'inci maddesinin bankaların mal ya da hizmet satışı esnasında diğer bir malın ya da hizmetin satışının zorunlu kılınmasını yasakladığını aktaran Ağaoğlu şunları söyledi: "Bankalar tüketicilere kredi hizmeti sunarken, bunun yanında hayat sigortası hizmetinin de kendilerinden satın alınmasını isteyemez. Bu hukuka uygun değil. Amabankalar bunu zorunlu kılıyor ve 'benden alacaksın' diyor. Bankaların büyük çoğunluğunun sigorta acentesi var. Bu tür durumlarda müşteriler bankaları sanayi il müdürlüğüne şikayet ederse tüketici kanununun 25'inci maddesinde belirtilen idari para cezasına muhatap olacakları kesindir" dedi.
PARASINI GERi ALAN YÜZDE 5'i GEÇMiYOR
Tüketiciler Birliği Onursal Başkanı Bülent Deniz de bankaların hayat sigortasında yaptığı vurgunu eleştirdi. Hayat sigortasının yıllık olarak yapıldığını ifade eden Deniz şöyle devam etti: "Bu durumda siz 6, 18, 30 ay ödemeli kredi çekseniz de sigortanız 12, 24, 36 aylık oluyor.
Örneğin; 24 ay ödemeli kredi çektiniz. Kredi süresi kadar değil, 36 aylık sigorta yaptırabiliyorsunuz. Krediniz bittikten sonra kalan 11 aylık hayat sigortasını boşuna yaptırmış oluyorsunuz. Ancak banka bu noktada müşteriyi uyarmıyor. Para bankada kalıyor." Pek çok tüketicinin bu durumu bilmediğini belirten Deniz, bankanın da uyarmadığı için müşterinin parayı alamadığını kaydetti.
Deniz, kredi borcunu erken kapatanların da hem faiz indirimden yararlanabildiğine hem de geri kalan günlerdeki hayat sigortası primlerini geri alabildiğine dikkat çekti. Kimse bu durumu bilmiyor Bülent Deniz, ortalama olarak 200 liranın kesildiği hayat sigortası ücretlerinin geri alınabileceğini vatandaşın bilmediğini dile getirdi.
Deniz, "Milyonlarca insan kredi çekiyor ancak bu artan primleri alan müşteri oranı yüzde 5'ten bile daha az. Hal böyle olunca bankaların ekmeğine yağ sürülüyor" değerlendirmesinde bulundu.
PARALAR NASIL ALINACAK?
Hayat sigortasında artan primlerin alınmak istendiğine dair ilgili bankaya dilekçe yazılacak. Bankadan olumsuz yanıt gelmesi halinde aynı dilekçe ilçe kaymakamlıklarındaki hakem heyetine sunulacak. Gerekçeli karar en geç üç ay içerisinde tüketiciye bildirilecek.
-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Dosya Masrafı İadesi Hakkında
Yargıtay Kararı
ISPARTA İLİ
TÜKETİCİ
SORUNLARI HAKEM HEYETİ BAŞKANLIĞI
DOSYA NO :
2009-154912
KARAR TARİHİ
VE NO :26/01/2010-22
RAPORTÖR :
İlknur KÖSE
HAKEM HEYETİ
KARARI
TÜKETİCİ :
Ceylan ERTOY
Bahçelievler
Mh. 142 Cd. Sevilay Yapı Kooperatifi A Blok D: 3 ISPARTA
SATICI :
ZİRAAT BANKASI A.Ş.
Isparta
Şubesi
Özel İşlem
Merkezi
ŞİKAYET
TARİHİ : 10/12/2009
UYUŞMAZLIK
BEDELİ : 2.580,62 TL
ŞİKAYET
KONUSU :
Tüketici,
Ziraat Bankasından 2008 yılının Nisan ayında konut kredisi çektiğini,
kendisinden komisyon ve dosya masrafı altında 1.710,00 TL para kesildiğini,
daha sonra krediyi kapatmak için gittiğinde ise %2 ye karşılık 870,00 TL ceza
olarak kapatma parası alındığını, alınan paraların yasal olmadığını ifade
ederek dosya masrafı, komisyon ve kapatma parası adı altında toplam 2.580,62
TL’nin iade edilmesi talebinde bulunmaktadır.
SAVUNMANIN
ÖZETİ :
Şikayet
konusu ile ilgili bankadan 17/12/2009 tarih ve 3572 sayılı yazımızla savunma
istenmiş olup, gelen cevap yazısında sözleşmenin 10 uncu maddesine göre erken
ödenen meblağın %2 si tutarında masraf alınacağı bildirilmiştir. Aynı
sözleşmenin 6 ncı maddesinde de “müşteri ve kefillerin bu sözleşmede belirtilen
kredi borçları için bankaca belirlenecek her türlü ücret ve masraf ödemeyi
kabul ve taahhüt ederler.” ibaresi mevcuttur.
Tüketici ile
sağlayıcı arasında düzenlenmiş bir sözleşmenin bulunup bulunmadığı, matbu bir
sözleşme imzalanmış ise sözleşmede bulunan her şartın tüketiciler açısından
bağlayıcı bir yönü bulunup bulunmadığı hususu önem arz etmektedir. Dosya
üzerinden yapılan incelemede;
Tüketici ile
banka arasında imzalanan Sabit Faizli Konut Finansmanı sözleşmesinin bulunduğu
ve bu sözleşmenin 10 uncu maddesinde erken ödenen meblağın %2 si tutarında
erken ödeme ücretini nakden veya hesaben defaten ödeyecekleri belirtilmektedir.
4077 sayılı
Kanuna 10/B maddesini ekleyen 5582 sayılı Kanun’un 24 üncü maddesine göre Konut
Finansmanı Kredilerinde erken ödemede gerekli yasal indirimler yapıldıktan
sonra en fazla %2 erken ödeme bedeli alınmasına müsaade ettiğinden bankanın
erken ödeme bedeli olarak 870,62 TL almasında yasaya aykırı bir durum
görülmediğinden tüketicinin talebinin reddi gerekmiştir.
Dosya ve
komisyon masrafına gelince;
Tüketici ile
yapılan sözleşmenin 6 ncı maddesinde matbu olarak yazılmış tüketicinin “bankaca
belirlenecek ücret ve masrafı ödeyeceği” ibaresi mevcuttur. Ancak aynı maddede
(…) katkı payı/peşin komisyon alınması ile ilgili boş bırakılan (tüketiciyle
müzakere edilerek doldurulması gereken) bölüm doldurulmamış dolayısıyla
tüketiciyle müzakere edilmediği kabul edilmiş, bankada bu durumu tüketici
aleyhine kullanmıştır.
4077 sayılı
Tüketici Yasasının 6 ncı maddesi sözleşmedeki haksız şartları düzenlemektedir.
Bu maddeye göre;
-Satıcı veya
sağlayıcının tüketiciyle müzakere etmeden, tek taraflı olarak sözleşmeye koyduğu,
tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde iyi niyet kuralına aykırı
düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe neden olan sözleşme koşulları
haksız şarttır.
Taraflardan
birini tüketicinin oluşturduğu her türlü sözleşmede yer alan haksız şartlar
tüketici için bağlayıcı değildir.
Eğer bir
sözleşme şartı önceden hazırlanmışsa ve özellikle standart sözleşmede yer
alması nedeniyle tüketici içeriğine etki edememişse, o sözleşme şartının
tüketiciyle müzakere edilmediği kabul edilir. (…)
Bir satıcı
veya sağlayıcı, bir standart şartın münferiden tartışıldığını ileri sürüyorsa,
bunu ispat yükü ona aittir.”
Tüketicinin
Korunması Hakkında Kanun açıkça bu tür sözleşmelerde haksız şart olarak kabul
edilebilecek hususların tüketici ile müzakere edilip edilmediği yönünde bir
uyuşmazlık var ise var ise bunun ispat yükümlülüğünü satıcı/sağlayıcıya
vermiştir. Konu ile ilgili yükümlülük sağlayıcıya ait olduğu halde bu şartın
tüketici ile müzakere edilerek sözleşmeye konduğunu iddia ve ispat edememiş,
yasal dayanak gösterilmemiş ve banka tarafından belirlenen komisyon ücretini ve
dosya masrafını gösterir makbuzlar eklenmiştir. Bu nedenle, sağlayıcının mezkur
şartı tüketici ile müzakere etmediğinin kabulü gerekmiştir. Uyuşmazlık konusu
tüketiciye parasal bir yükümlülük yüklediğine göre tüketici aleyhine
dengesizliğe neden olduğu açıktır. Buna göre “komisyon ücreti ve dosya
masrafına” ilişkin şartın haksız şart olduğu ve bu şartında tüketiciyi
bağlamadığı görüş ve kanaatine varılmış, 1.710,00 TL bedel olan tüketici
talebinin kabulü gerekmiştir. Bu durumda bankanın komisyon ve dosya masrafı
talebini (yasal düzenleme veya sözleşmeye bağlı olarak) tüketiciden talep ve
tahsil etmesi yasal olmayıp, aşağıdaki hüküm cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM :
Yukarıda
izah edilen inceleme ve gerekçeyle;
-
Tüketicinin %2 erken ödeme tutarı olan 870,00 TL bedel iadesi talebinin
reddine,
-
Tüketiciden komisyon ve dosya masrafı adı altında alınan 1.710,00 TL bedelin
sağlayıcı tarafından tüketiciye iade edilmesine,
- Bu talebin
karşılanmamsı durumunda 4077 sayılı Kanun’un 22 nci maddesinin 5 inci fıkrası
gereğince İcra İflas Kanunu’nun ilamların yerine getirilmesi hakkındaki
hükümlerinin uygulanmasına,
Tarafların
bu karara kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde her türlü resim ve
harçtan muaf olarak Tüketici Mahkemesine (Asliye Hukuk) itiraz hakları açık
olmak kaydıyla toplantıya katılan üyelerin OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
26/01/2010
Başkan Üye
Üye Üye Üye
ISPARTA
1.ASLİYE
HUKUK MAHKEMESİ
(TÜKETİCİ
MAHKEMESİ SIFATIYLA)
GEREKÇELİ
KARAR
ESAS NO :
2010/48
KARAR NO :
2010/118
DAVACI :
T.C.ZİRAAT BANKASI-Ziraat Bankası A.Ş. Özel İşlem Merkezi
Merkez/İSTANBUL
VEKİLİ :Av.
SELCAN DENİZ UZUNBACAK–Kutlubey Mah. Cengiz Topel Cad. 1005 Sok. Akdağ Apt. Kat
3 D Isparta 32100 Merkez/ISPARTA
DAVALI
:CEYLAN ERTOY–Modernevler Mah. 142. Cad. Sevilay Yapı Koop. A Blok D.3
Merkez/ISPARTA
DAVA
:Tüketicinin Hakem Kurulu Kararına İtirazı
DAVA TARİHİ
: 23/02/2010
KARAR TARİHİ
: 10/06/2010
Mahkememizde
görülmekte bulunan Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan davasını yapılan
açık yargılamasının sonunda,
A- TALEP :
Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesi ile davalının müvekkili Isparta
Ziraat Bankası Şube Müdürlüğünden 22.04.2008 tarihinde 60 ay vadeli olarak % 30
faiz oranı üzerinden kullanmış olduğu 57.000,00 TL limitli konut kredisi
sözleşmesi imzaladıklarını bu kredinin davalı tarafından 25/11/2009 tarihinde
Türkiye Vakıflar Bankası Eğirdir Şubesine refinansman edilerek kapatıldığını
davalı kredi kullanımı esnasında alınan komisyon ekspertiz ücreti, hayat
sigortası, DASK ve konut sigorta bedelleri ile kapama esnasında alınan %2 erken
kapama cezasının iade edilmesi için Isparta Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığına
dilekçe verdiğini hakem heyeti başkanlığının 26/01/2010 tarih 22 sayılı kararı
ile davalının %2 erken ödeme tutarı olan 870,00 TL bedelin iadesi talebinin
reddine, tüketiciden komisyon ve masraf adı altında alınan 1.710,00 TL bedelin
ise davalıya iadesine karar verildiğini bu kararın haksız olduğunu, bu
nedenlerle Isparta Tüketici Hakem Heyeti Kararının kaldırılmasına karar
verilmesini talep ve dava etmiş delillerini bildirmiştir.
B-CEVAP :
Davalı verdiği cevap dilekçesini tekrar ile açılan davanın yerinde olmadığını davanın
reddine karar verilmesini istemiştir.
C-KANITLAR:
Bu dosyada kanıt olarak tarafların karşılıklı beyanları, Konut Kredi sözleşmesi,
yapılandırma kararı mevcuttur.
D-DELİLLERİN
DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı
vekili tarafından davalı hakkında açılmış olan hakem heyeti kararına itiraz davasından
ibaret bulunmaktadır. Davacı davasını kanıtlayamamıştır.
Tüm dosya
kapsamı göz önüne alındığında getirilip incelenen Ziraat Bankası Isparta
Şubesine ait sabit faizli konut finansmanı kredi sözleşmesinde davacı ile
davalı bankanın 22/04/2008 tarihinde sözleşme imzalayıp davacıya 60 ay vadeli
olarak % 1,30 faiz oranlı 57.000,00 TL limitli konut kredi kullandırıldığı
konularında taraflar arasında herhangi bir uyuşmazlık sözkonusu değildir. Tüm
dosya kapsamı göz önüne alındığında getirilip incelenen Isparta Tüketici
Sorunları Hakem Heyeti’nin 26/01/2010 tarihli 2009/15412-22 sayılı dosyasında
davalı tarafından davacı hakkında alınan konut kredisinden kaynaklanan 1.710,00
TL masrafın iadesi için şikayette bulunduğu Tüketici Hakem Heyeti
Başkanlığı’nın 26/01/2010 tarihli ve 22 sayılı kararında ise davalının ödediği
1.710,00 TL bedelin kendisine iadesine, 870,00 TL bedel iadesi talebinin ise
reddine karar verildiği görülmüştür.
Dosya
içerisinde bulunan taraflar arasında imzalanan konut kredi sözleşmesinin 2 nci
maddesince müşterinin ödeyeceği toplam borç tutarı belirtilmiş olup, dosya
masrafı adı alında tüketiciden herhangi bir masraf alınacağına dair hüküm
bulunmamaktadır. Davacı banka taraflar arasında imzalanan tüketici kredisi
sözleşmesinden dosya masrafı adı altında herhangi bir masraf alınması yolunda
hüküm bulunmadığı halde tüketiciden 1.710,00 TL dosya masrafı talep ettiği ve
bu paranın tüketiciden tahsil edildiği uyuşmazlık konusu değildir. Taraflar arasındaki
sözleşmede bu paranın alınmasına ilişkin herhangi bir hüküm bulunmadığına göre
Isparta Tüketici Sorunları Hakem Heyeti’nin tüketicinin talebini kabul ederek
dosya masrafı adı altında alınan paranın tüketiciye iade etmesinde herhangi bir
isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu durumda tüketicinin hakem heyeti kararını icra
takibine koyarak takip yapmasında da hukuka aykırı bir yönün bulunmadığından
davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
E- HÜKÜM :
Yukarda açıklandığı üzere:
1- Davanın
REDDİNE,
2- Harç
alınmasına yer olmadığına,
3- Yapılan
masrafın davacı üzerinde bırakılmasına,
Dair, davacı
vekili ile davalının yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde
Yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
10/06/20/10
Katip 5254
Hakim 2216
Yargıtay Kararı;
T.C.
YARGITAY
13.Hukuk
Dairesi
ESAS NO :
2010/11726
KARAR NO
:2011/1870
YARGITAY
İLAMI
MAHKEMESİ :
Isparta 1.Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)
TARİHİ :
10/06/2010
NUMARASI :
2010/48-2010/118
DAVACI :
T.C.Ziraat Bankası vekili Av.Selcan Deniz UZUNBACAK
DAVALI :
Ceylan ERTOY
Taraflar
arasındaki hakem kurulu kararına itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda
ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün
süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği
konuşulup düşünüldü.
KARAR
Dosyadaki
yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve
özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde
olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün
ONANMASINA, 10.02.2011 gününde oybirliği ile karar verildi.
Başkan V.
Üye Üye Üye Üye
9 Mart 2012 15:24
Dosya No :
2008-110833
Karar Tarihi
ve No : 09.06.2009-
Raportör :
İlknur DEMİRALAY
HAKEM HEYETİ
KARARI
Tüketici :
Serkan AĞARLI
Zafer Mah.
4959 Sok. No: 11 ISPARTA
Satıcı :
GARANTİ BANKASI A.Ş ISPARTA ŞUBESİ - ISPARTA
Şikayet
Tarihi : 15.09.2008
Uyuşmazlık
Bedeli : 500.00 TL
ŞİKAYET
KONUSU :
Tüketici,
satıcıdan 12.06.2008 tarihinde tüketici kredisi çektiğini, parayı çekmeden önce
anlatılan dosya masrafı ile çektikten sonraki masrafın arasında dağlar kadar
fark olduğunu, tüketici kredisinden kesilen vergilere ve faizlere itiraz
etmediğini, ancak dosya masrafı adı altında kesilen 500,00 TL’nin ne amaçla
kesildiğini anlayamadığını ifade ederek kendisinden dosya masrafı adı altında
alınan 500,00 TL’nin iadesi talebinde bulunmaktadır.
SAVUNMANIN
ÖZETİ :
Şikayet
konusu ile ilgili satıcıdan 15.12.2008 tarih ve 3105 sayılı yazımızla savunma
istenmiş, ancak bu güne kadar Müdürlüğümüze bir cevap yazısı ulaşmamıştır.
BİLİRKİŞİ
GÖRÜŞÜ :
İstenen
ücret dosya masrafı olarak adlandırıldığına göre bu masrafın hangi kalemlerden
ve ne miktarda olduğuna ilişkin Bilirkişi görüşü istenmiş bilirkişi tarafından
düzenlenen raporda; bu tür bilgilere yer verilmediği sadece “alınan masraf ve
komisyon miktarlarının ödenen kredi üzerinden yüzde komisyon olarak
belirlendiği” yönünde bilgi verilmiştir.
İNCELEME VE
GEREKÇE : Satıcı tüketiciden alınan krediden kesilecek faiz miktarından farklı
bir ücret talep ve tahsil ettiğine göre, bunun sözleşmenin düzenlenmesi
esnasında kararlaştırılmış bir husus olup olmadığı araştırılmıştır. Bu nedenle,
Tüketici ile sağlayıcı arasında düzenlenmiş bir sözleşmenin bulunup
bulunmadığı, matbu bir sözleşme imzalanmış ise sözleşmede bu şartın olup
olmadığı, şayet böyle bir şart var ise bu şartın tüketici açısından bağlayıcı
bir yönü bulunup bulunmadığına bakılmıştır.
Konu ile
ilgili satıcı görüşü istenmiş ancak savunmanın yapılmadığı görülmüştür. Dosyada
tüketici tarafından imzalanmış bir sözleşme bulunmakta ise de, sözleşmede dosya
masrafına ilişkin bir ücret miktarına rastlanmamıştır. Kaldı ki dosya masrafı
alınacağına ilişkin bir şart bulunsa bile, konu ile ilgili yükümlülük satıcıya
ait olduğu halde bu şartın tüketici ile müzakere edilerek sözleşmeye konduğu
iddia ve ispat edilememiştir.
Bilindiği
gibi, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 6.maddesi sözleşmedeki haksız
şartları düzenlemektedir.
“Satıcı veya
sağlayıcının tüketiciyle müzakere etmeden, tek taraflı olarak sözleşmeye koyduğu,
tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde iyi niyet kuralına aykırı
düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe neden olan sözleşme koşulları
haksız şarttır.Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu her türlü sözleşmede
yer alan haksız şartlar tüketici için bağlayıcı değildir. Eğer bir sözleşme
şartı önceden hazırlanmışsa ve özellikle standart sözleşmede yer alması
nedeniyle tüketici içeriğine etki edememişse , o sözleşme şartının tüketiciyle
müzakere edilmediği kabul edilir.
Bir satıcı
veya sağlayıcı, bir standart şartın münferiden tartışıldığını ileri sürüyorsa
bunu ispat yükü ona aittir.”
Yasamız
matbu sözleşmelerde bulunan ancak tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde
iyi niyet kuralına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe neden
olan sözleşme koşullarının haksız şart olduğunu açıkça belirtmiş, bu tür
şartların tüketici ile müzakere edilerek sözleşmeye konması gerektiğine ayrıca
yer vermiştir. Hatta haksız şart niteliğindeki bir şartın tüketici ile müzakere
edilip edilmediği yönünde bir uyuşmazlık var ise bunun ispat yükümlülüğünü
satıcı/sağlayıcıya vermiştir.
Yasada
açıkça hükme bağlandığı gibi ispat yükümlülüğü kendisinde ait olduğu halde
sağlayıcı bu şartın sözleşmede bulunduğunu, sözleşmede bulunsa bile bu şartın
tüketici ile müzakere edilerek sözleşmeye konduğunu ispat edememiştir. Tüketici
iradesi hilafına kendisinden bu tür bir ücret ödendiğini ileri sürdüğüne göre
yasaya göre satıcının , aksini ispat etme yükümlülüğü vardır. Satıcı mezkur
şartı tüketici ile müzakere ettiğini iddia ve ispat edemediğine göre talebin
kabulü gerekmiştir.
Kaldı ki
Cumhuriyet Başsavcılığınca kanun yararına temyiz edilmesi amacıyla Yargıtay
13.Hukuk Dairesine yapılan başvuru üzerine adı geçen daire sözleşmedeki haksız
şartlar ile ilgili içtihat birliğini sağlamaya yönelik önemli bir karar
almıştır. Bu karara göre, yukarıda belirtilen gerekçeler doğrultusunda
sözleşmelerde bir ücret alınacağına dair bir hüküm varsa bile bu hükmün
tüketici ile müzakere edilerek sözleşmeye konduğunun ispat edilmesi, bu yapılamadığı
takdirde bu hükmün yasa ve yönetmelik hükümleri karşısında haksız şart olarak
kabul edilerek iptal edilmesi yönünde karar verilmesi gerektiği
belirtilmektedir.
HÜKÜM :
Açıklanan
nedenlerle ;
- Tüketici
talebinin KABULÜNE
-
Tüketiciden dosya masrafı adı altında
alınan 500.00 TL’nin satıcıdan alınarak tüketiciye verilmesine,
Bu talebinin
karşılanmaması durumunda 4077 Sayılı Kanunun 22’nci maddesi 5. fıkrası gereği
İcra İflas Kanunun ilamlarının yerine getirilmesi hakkındaki hükümlerinin
uygulanmasına,
Tarafların
bu karara kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde her türlü resim ve
harçtan muaf olarak Tüketici Mahkemesine (Asliye Hukuk) itiraz hakları açık
olmak kaydıyla Üye Mahmut ÜNLÜSOY’un red oyuna karşı toplantıya katılan
üyelerin oyçokluğu ile karar verildi. 09.06.2009
Başkan Üye
Üye
Nesih
TANRIVERDİ Av. Çetin AKÖZ Mahmut ÜNLÜSOY
Şube Müdürü
Baro Temsilcisi Ticaret ve Sanayi Odası Temsilcisi
Üye Üye
Adil ALTUNCU
Hasan ÖZDEMİR
Belediye
Temsilcisi Tüketici Örgütleri Temsilcisi
X Karşı oy :
Tüketicinin Bankadan krediyi kullandığı gün ihtiyaçlarını acil giderebilmek
için bankanın dosya masraflarını kabul etmiş hatta ve hatta hesabına geçen
krediden aynı gün başka kredi taksitlerini kapatmış ve kalan tutarı da nakden
çekmiştir. Bu işlemlerden öncede hesap hareketlerinde dosya masrafı hesabından
düşmüş ve itiraz etmemiştir. Banka sözleşme üzerine dosya masrafı tutarını
kabul ettiğini yazmayı atladığından bu hata da tüketici aradan geçen uzun
zamandan sonra fark ettiği kanaatimce dosya masrafının tüketiciye iade edilmemesi
yönünde oyumu kullanıyorum.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Yargıtay Kararı: Konut Kredisi, Kapanan krediden alınan Dosya
Masrafı, Komisyon ve Sigorta Bedelinin Haksız Olduğu
Konu: Konut
Kredisi, Kapanan krediden alınan Dosya Masrafı, Komisyon ve Sigorta Bedelinin
Haksız Olduğu…
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan
yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik
olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine
dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
Davacı, 26.12.2006 tarihinde davalı bankadan konut kredisi
kullandığını ve 08.09.2009 tarihinde borcunu kapattığını, bankanın kendisinden 1.000
TL dosya masrafı, 667 TL komisyon ve 488 TL sigorta bedeli aldığını, kesintilerin
haksız olduğunu ve müzakere yapılmadan alındığını ileri sürerek yasal
faizi ile tahsilini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, masrafların davacıdan tahsil edilmesinde hukuka
aykırı bir hususun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş;
hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalı banka tarafından dosya masrafları v.s. adı
altında tahsilat yapılmasının hukuka aykırı olduğunu ve müzakere edilmeden
yapıldığını ileri sürerek 2.155-TL’nin tahsiline karar verilmesi talebi ile
dava açmıştır. Mahkemece, Tüketici Kredisinde Erken Ödeme İndirimi ve Kredinin
Yıllık Maliyet Oranının Hesaplanması Hakkındaki Yönetmeliğin 5,7,8.maddeleri
ile taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 2. maddesi ile 4077 Sayılı
Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 10.maddesi hükümleri incelendiğinde
davacıdan alınan komisyon, sigorta ve masrafın kanuna aykırı olmadığı
gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 4822
Sayılı Kanunla değişik 6. maddesi ile sözleşmelerdeki haksız şart düzenlenmiş ve
"Satıcı ve sağlayıcının
tüketiciyle müzakere etmeden, tek taraflı olarak sözleşmeye koyduğu, tarafların
sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde iyi niyet kuralına aykırı düşecek
biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe neden olan sözleşme koşulları haksız
şarttır.
Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu her türlü
sözleşmede yer alan haksız şartlar tüketici için bağlayıcı değildir.
Eğer bir sözleşme şartı önceden hazırlanmışsa ve özellikle standart
sözleşmede yer alması nedeniyle tüketici içeriğine etki edememişse, o sözleşme
şartının tüketiciyle müzakere edilmediği kabul edilir. Sözleşmenin bütün
olarak değerlendirilmesinden standart sözleşme olduğu sonucuna varılırsa, bu
sözleşmedeki bir şartın belirli unsurlarının veya münferit bir hükmünün
müzakere edilmiş olması, sözleşmenin kalan kısmına bu maddenin uygulanmasını
engellemez. Bir satıcı veya sağlayıcı, bir standart şartın münferiden
tartışıldığını ileri sürüyorsa bunu ispat yükü ona aittir.
6/A, 6/B, 6/C, 7, 9, 9/A, 10, 10/A ve 11/A maddelerinde yazılı
olarak düzenlenmesi öngörülen tüketici sözleşmeleri en az on iki punto ve koyu
siyah harflerle düzenlenir ... " hükmü, yine 4077 Sayılı Kanunun değişik 6
ve 31 maddelerine dayanılarak hazırlanan Tüketici Sözleşmelerindeki Haksız
Şartlar Hakkında Yönetmeliğin 7. maddesinde "satıcı, sağlayıcı veya kredi
veren tarafından tüketici ile akdedilen sözleşmede kullanılan haksız şartlar
batıldır" hükmü getirilmiştir.
Taraflar arasında düzenlenen 26.12.2006 tarihli sözleşmenin
3. maddesinde, “Kredili müşteri ve kefiller banka tarafından düzenlenecek
tarife/çizelgeye göre Bankanın talep edeceği her türlü ücret, komisyon ve
masrafları … ihbara gerek kalmaksızın Bankaya ödemekle yükümlü olduklarını
kabul ve taahhüt ederler.” düzenlemesi mevcuttur.
Ancak, bu ücret ve masrafların hangi nedenlerle
alınacağına dair sözleşmede açıklayıcı bir hüküm bulunmamaktadır.
Hemen belirtmek gerekir ki, davalı banka sadece kredinin verilmesi için zorunlu
olan masrafları tüketiciden isteyebilir. Kredi verilmesi için gereken zorunlu masrafların
neler olduğu konusunda ispat yükü ise davalı bankaya aittir.
Aksi halde, diğer ücret ve masraflar başlığı altında maktuen
belirlenen bir miktarın tüketiciden alınacağına dair hükmün yukarıda açıklanan
yasa ve yönetmelik hükümleri karşısında haksız şart olduğunun kabulü gerekir.
Öyle olunca mahkemece, davalı bankadan bu yönde delilleri sorulduktan sonra,
konusunda uzman bilirkişi ya da heyetinden kredinin kullanılması için zorunlu
masrafların neler olduğunun ve miktarının tespiti için bilirkişi raporu
alınması ve hâsıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken bu yönler
gözetilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın reddine karar
verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın
davacı yararına BOZULMASINA, 10.5.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Konut Kredisindeki 11 Ayrı Kesinti İade Edildi
Kahramanmaraş'ta konut kredisi kullanan bir vatandaşın
bankanın haksız yere tahsil ettiği kesintilerin iadesi için mahkemeye başvurdu.
Kahramanmaraş'ta bir tüketicinin başvurusunu değerlendiren
Tüketici Sorunları İl Hakem Heyeti, bankanın konut kredisi
kullanan tüketiciden talep ettiği 11 ayrı kesintinin iadesine karar
verdi.
Kahramanmaraş Tüketici Sorunları İl Hakem Heyetine
başvuran Habibe Yaşar, özel bir bankadan konut kredisi kullandığını ancak
kendisinden tahsil edilen 11 ayrı kesintinin haksız olduğunu öne sürerek şikâyetçi
oldu.
Bunun üzerine toplanan Tüketici Sorunları İl Hakem
Heyeti önce ilgili bankadan savunma talep etti. Banka gönderdiği savunmada,
tüketicinin sözleşmede serbest iradesi ile herhangi bir ihtirazı kayıt
olmaksızın kabul ettiğini belirtti.
-Bankadan "ahde vefalı" savunma-
Savunmasına devam eden banka, müşterisinin her türlü
masraf, vergi ve benzeri diğer mali yükümlülükleri de kabul ettiğine dikkati
çekerek, sözleşmeye aykırı hareket edilmesinden dolayı "ahde vefa"
ilkesi nedeniyle bankanın da zarar gördüğünü bildirdi. Banka, heyetten
tüketicinin şikâyetinin reddine karar vermesini talep etti.
Tüketici Sorunları İl Hakem Heyeti, bankanın Habibe
Yaşar'dan tahsil ettiği 11 ayrı kalemden oluşan yasal faiz dâhil 3 bin 753
liranın iadesine karar
verdi.
Bankanın tüketiciden tahsil ettiği kalemler ise
şunlar: Kredi tespit ücreti, ekspertiz ücreti, komisyon tutarı, ipotek inceleme
ve tesis ücreti, ferdi kaza prim tahsilatı, yüzde 2 yapılandırma ücreti ve masraftan
tahsil edilen vergi.
Bu arada bankanın 3 ayrı kalem için de isim yerine kod
kullandığı belirtildi.
Tüketici sorunları İl Hakem Heyeti Başkanı Nesih
Tanrıverdi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ilk kez aynı anda 11 ayrı kesinti
ücretinin iadesine karar verdiklerini ve bunun da Türkiye'de ilk olduğunu söyledi.
Bankanın yapacağı kesintilerle ilgili mutlak suretle
müşterisi ile müzakere etmesi gerektiğinin belirten Tanrıverdi, şöyle
konuştu:
"Bu dosyadaki önemli kalemlerden biri 'yeniden
yapılandırma' adı altında tüketicimizden 885 lira kesinti yapıldığını gördük.
Kredi alan tüketiciler faizdeki indirimlerden faydalanmak istediklerinde
bankalar tüketiciye yeni bir teklifte bulunuyor. Yüzde 2 komisyon kesiliyor.
Ancak eğer tüketici banka ile ilişkisini keserse bankanın bunu alma hakkı var.
Burada kredinin kapatılmasından söz edilmediği için alınan bu ücretin yasaya
uygun görülmediğini düşünüyoruz. Bunun dışında kredi tespit ücreti, ekspertiz
ücreti, komisyon tutarı, ipotek inceleme tesis ücreti, dosya masrafı ve hayat
sigortası şeklinde yeni kalemler tespit edildi. Bunun yanında herhangi bir isim
belirtilmeyen ancak bunun yerine banka tarafından 'kod' kullanılan 3 ayrı
kesintinin de iadesine karar verdik. Çünkü bunlarda sözleşme esnasında tüketici
ile müzakere edilmediği için haksız olduğunu düşünerek iadesine karar
verdik."
Tanrıverdi, bankaların sözleşme esnasında bazı
masrafları varsa bunu tüketici ile tartışarak tahsil edebileceğini ancak bu
olayda sözleşme düzenlenme esnasında bu tartışılmadığı için haksız şart niteliğinde
olduğu için tüketici için bağlayıcı olmadığına dikkati çekti.
Eşi Habibe Yaşar adına vekaleten Tüketici Sorunları İl
Hakem Heyetine başvuran Erçin Yaşar ise konut kredisi kullanırken kendilerinden
bu tür kesintilerden bahsedilmediğini öne sürerek, "Krediyi incelediğimizde
farklı kalemlerde kesinti yapıldığını fark ettik. Bunun üzerine de yasal
yollardan hakkımız aramaya karar verdik. Zaten basından bu tür davaların
açıldığını biliyorduk. Haksızlığa uğradığını düşünen tüketicilerin aynı yolu
denemelerini istiyoruz" diye konuştu.
Dosya Masrafı (Hakem heyeti
Dilekçe) Örneği ;
T.C.
…………………… KAYMAKAMLIĞI
(Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı’na)
Şikâyet
Eden
:
Adresi
:
E- Posta &
Telefon
:
Şikâyet Edilen
:
Adresi
:
Şikâyetin Parasal Değeri :
Şikâyetin
Tarihi
:
Şikâyetin
Konusu
:Dosya Masrafı adı altında alınan “……….. .-TL” bedelin tarafıma iadesi
talebimdir.. (4077/6. Ve 10. maddeleri)
Açıklamalar
: 1-)…………………. Bankası, ……………… şubesinden … /… /….. tarihinde ………………… adı
altında ……………………….. – Türk Lirası nakit ödemeli kredi aldım.
2-)Banka ile işbu krediye ilişkin olarak sözleşme imzalamış bulunmaktayım.
Ancak bu sözleşmenin bir örneği tarafıma verilmediği gibi önceden hazırlanmış
matbu sözleşme olması dolayısıyla sözleşmenin içeriğine müdahale hakkım
verilmemiş ve benimle de müzakere edilmemiştir. (4077/6. Madde )
3-)Kaldı ki sözleşmeler taraflar arasında akdedilirken, sözleşme hürriyeti
ilkesine bağlı olarak taraflar arasında dengesizliğe yol açacak veya taraf
aleyhine olacak bir maddenin hukuken bağlayıcılığı yoktur (4077/6. Madde )
4-)Krediye bağlı sözleşmelerde dosya masrafı ve benzeri isimler altında
yapılacak kesintilerde taraf olan tüketiciye önceden bilgilendirme yapılması
zorunluluğu bulunmaktadır. Yine bu bağlamda tüketici dosya masrafı işlemine
bağlı olarak rıza ve onayını sözleşme içinde kaim bulunan madde karşısına kendi
yazısıyla tarih ve imza koyması halinde bu sözleşmenin bağlayıcılık hükmü ile
geçerliliği olacaktır. Aksi bir durum satıcının/kredi verenin ispat yükü yasal
hüküm gereğidir (4077/6. Madde ). Eğer tüketici kendi rızası ile dosya masrafı
ücretini ödemeyi kabul etmiş olsaydı bu duruma itiraz etme hakkı
bulunmayacaktı.
5-)Kredi veren, kredi sözleşmesi esnasında bu bilgileri vermek zorundadır.
Fakat bu bilgileri vermekten imtina ederek ve bilerek tüketiciden hile ile
gizleyip mağduriyetine sebebiyet vermektedir. 4077 Sayılı kanunun 10. maddesine
göre; “Tüketici kredisi, tüketicilerin bir mal veya hizmet edinmek amacıyla
kredi verenden nakit olarak aldıkları kredidir. Tüketici kredisi sözleşmesinin
yazılı olarak yapılması ve bu sözleşmenin bir nüshasının tüketiciye verilmesi
zorunludur. Taraflar arasında akdedilen sözleşmede öngörülen kredi şartları,
sözleşme süresi içerisinde tüketici aleyhine değiştirilemez.
Sözleşmede;
a)
Tüketici kredisi tutarı,
b) Faiz
ve diğer unsurlarla birlikte toplam borç tutarı,
c)
Faizin hesaplandığı yıllık oran,
d) Ödeme
tarihleri, anapara, faiz, fon ve diğer masrafların ayrı ayrı belirtildiği ödeme
planı,
e)
İstenecek teminatlar,
f) Akdi
faiz oranının yüzde otuz fazlasını geçmemek üzere gecikme faizi oranı,
g)
Borçlunun temerrüde düşmesinin hukuki sonuçları,
h)
Kredinin vadesinden önce kapatılmasına ilişkin şartlar,
ı)
Kredinin yabancı para birimi cinsinden kullandırılması durumunda, geri ödemeye
ilişkin taksitlerin ve toplam kredi tutarının hesaplanmasında, hangi tarihteki
kurun dikkate alınacağına ilişkin şartlar,
Dolayısıyla benden haksız ve hukuksuz olarak dosya masrafı adı altında
alınan ……………- Türk Lirası’nın tarafıma iade edilmesi gerekir.
6-)Bahse konu şikâyet 4077 Sayılı Kanunun ilgili 22/5. Maddesi hükmü
gereğince Hakem Heyeti yetki ve görev alanı içerisinde bulunmaktadır.
7-)İşbu şikâyet ikâmesinde Hakem Heyetine başvurmak zarureti doğmuştur.
Hukuki Sebepler : 4077 Sayılı Kanun ile
diğer ilgili tüm mevzuat.
Hukuki Deliller : Kredi Sözleşmesi, ödeme belgesi, ihtarname, posta gönderi ekleri,
bilirkişi incelemesi, fazlaya ilişkin delil sunma.
İstem
Sonucu
: Yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle; haksız ve hukuksuz olarak alınmış
bulunan ……………..- Türk Lirası bedelin tarafıma iadesine Karar verilmesini saygıyla
arz ve talep ederim.
Şikâyet Eden
(Ad, Soyad ve İmzaKaynak: http://www.eneger.com/kredi-dosya-masrafi-geri-alma-ornek-dilekce/#ixzz26RoizjhZ
Bu yazı yukarıdaki linkten alınmıştır.
Bankaların
İntikamı
16 Eylül 2012
Pazar
Kredilerde 10 yıllık dosya masrafının iade edileceğine ilişkin kararların ardından bankalar mahkemeye ‘dosya masrafı alınır’ hükmünü içeren sözleşmeleri sunuyor.
Yargıtayın ve tüketici mahkemelerinin, banka kredilerinde 10 yıllık dosya masrafının iade edileceğine ilişkin kararları, bankalar ile tüketicileri karşı karşıya getirdi. Örnek kararların ardından binlerce tüketici, dosya masraflarını geri almak için bankaları dava yağmuruna tutarken, bankalar da tüketicileri ‘sözleşmelerle’ vurmaya hazırlanıyor. Tüketicilerin dosya masraflarının iadesine ilişkin taleplerinin artması üzerine bankalar da adeta seferberlik ilan etti. Bu çerçevede tüketicilerden tahsil ettikleri dosya masraflarını iade etmek istemeyen bankalar, silah olarak sözleşmelerde yer alan ‘dosya masrafı alınır’ hükmünü kullanmaya hazırlanıyor. Bunun için birçok banka, kendi bünyesinde sözleşmelerle ilgili çalışma başlattı. Çalışmalar doğrultusunda, sözleşmeler tek tek taranıyor ve ‘dosya masrafı alınır’ hükmünü içeren sözleşmeler mahkemeye sunulmak için hazırlanıyor. Söz konusu hüküm içermeyen sözleşmeler için ise ayrı bir savunma stratejisi geliştirilecek.
23 milyarlık ‘masraf’ topladılar
Banka yöneticileri, dosya masraflarının kredi sözleşmesinde yer alan hükümler doğrultusunda alındığını belirterek, sözleşmede ‘dosya masrafı alınır’ hükmü nedeniyle açılan davaların da bankaların lehine sonuçlanmasını beklediklerini söylediler. Bir kamu bankasının genel müdürü, kaybedilen davaların daha çok sözleşmesinde bu yönde hüküm bulunmayan kredilerde yaşandığını hatırlattı ve yeni kullandırılacak kredilerin sözleşmelerinde dosya masrafı alınacağına ilişkin hükümlerin daha fazla yer alacağını kaydetti. Genel müdür, 23 milyar liralık dosya masrafının geri ödenmesinin söz konusu olmayacağını da belirterek, bu yönde ortak bir strateji geliştirileceğini de kaydetti.
Öte yandan örnek kararların ardından, binlerce vatandaşın dosya masrafını geri almak için bankalara hücum ettiği ortaya çıktı. Yetkililerin verdiği bilgiye göre, sadece bir bankaya 10 binlere aşan dilekçe verildi. Yetkili, şube başına en az 100-150 dilekçenin verildiğini belirterek, toplam rakamın 100 bini aştığını tahmin ettiğini söyledi.
Devlet Müdahale
etmek üzere;
12 Eylül 2012 Çarşamba
Tüketicinin korunması hakkındaki kanun tasarısına göre banka, konut
kredisi ve araç kredisi gibi tüketici kredileri için hesap açılması halinde
bu hesaptan herhangi bir ücret ya da masraf talep edemeyecek
|
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan tüketicinin korunması
hakkındaki kanun tasarısında kredi kartı üyelik ücretinden,
konut alımındaki cayma hakkına, elektrik ve internette aboneliğe son
vermekten, paket turlarda alınacak tazminata kadar çok önemli değişiklikler
getiriliyor.
Ön Ödemeli Konut Satışlarına Taksitli Satışlara ve Tüketici Kredilerine Cayma
Hakkı Geliyor
Özellikle risk oranı yüksek olan işyeri dışında yapılan sözleşme,
mesafeli sözleşme ya da devre tatil sözleşmelerinde cayma hakkı süreleri
uzatılıyor. Örneğin devre tatillerdeki 10 günlük cayma hakkı süresi 14 güne,
kapıdan satışlar ve mesafeli satışlardaki 7 günlük cayma hakkı süreleri de 14
güne çıkarılarak tüketicilere daha ileri düzeyde koruma sağlanıyor. Diğer
taraftan mevcut düzenlemede cayma hakkının olmadığı ön ödemeli konut
satışları ve tüketici kredilerinde de tüketicilere 14 gün, taksitli
satışlarda ise 7 günlük sebepsiz cayma hakkı getiriliyor.
Sözleşmeleri Bakanlık Denetleyecek
Bankacılık alanındaki sözleşmeler, abonelik sözleşmeleri vb. çok geniş
kitleleri ilgilendiren sözleşmelerde tüketici aleyhine hükümler yer alması
durumunda bu sözleşmeler Bakanlık tarafından denetlenecek.
Bankacılık Sözleşmelerine Koruyucu Yeni Düzenlemeler Geliyor
Banka, kredi sözleşmesi imzalamadan en az 1 gün önce, sözleşme şartları hakkında tüketiciyi yazılı olarak bilgilendirmek zorunda olacak. Tüketici 14 gün içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin kredi sözleşmesinden cayma hakkına sahip olacak. Kredi verilmesi sigorta yaptırılması şartına bağlanamayacak. Konut kredisi ve taşıt kredisi gibi tüketici kredileri için hesap açılması halinde bu hesaptan herhangi bir ücret ya da masraf talep edilemeyecek.
Maket Üzerinden Konut Satışına Sıkı Takip Geliyor
Tüketici, ödemelerini banka üzerinden ve tarafların rızasıyla yapacak,
dolayısıyla konutu inşa etmeyen firmalar tüketiciden ödeme alamayacaktır.
Konut veya tatil amaçlı taşınmaz satışları resmi şekilde olmadıkça geçerli
olmayacak. Taşınmazlara ilişkin teslim süresi 30 aydan 36 aya çıkarılacak. Ön
ödemeli konut satışlarında 14 günlük sebepsiz cayma hakkı getirilecek. Konut
veya tatil amaçlı taşınmazların tüketiciye teslim tarihine kadar tüketiciye
sözleşmeden dönme hakkı getirilecek. Kampanyalı Satış İzin Belgesi
kaldırılarak konut satışlarının devlet garantisinde olduğu yönündeki yanlış
izlenimin önüne geçilecek.
|
Kaynak: http://gayrimenkulkredileri.blogspot.com/2012/09/konut-kredisi-icin-aclan-hesaptan-ucret.html
Deli Dumrul ücretine son
- yeni haber
- Giriş
Saati : 24.08.2012 09:21
Güncelleme : 24.08.2012 12:52
Bankaların komisyon ve masraf adı altında kestiği 'Deli Dumrul' ücretlerine
hakem heyeti karşı çıktı.
Uzmanlar, son 10 yılda kredi çeken 11 milyon insana 'dosya masraflarını
geri almak için bankalara koşun' çağrısında bulundu.
Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı'nın 'Deli Dumrul ücretleri' olarak adlandırdığı ve kaldırmak için çalışma başlattığı banka komisyonlarına tokat gibi cevap Konya'dan geldi. Konya Selçuklu Kaymakamlığı Tüketici Sorunları Hakem Heyeti 2009 yılında bir bankadan 10 bin liralık tüketici kredisi çeken Öğretmen Şamil Özkan'a çıkarılan 400 liralık masrafın geri verilmesine hükmetti. Kararın çıkmasının ardından öğretmek Özkan, bankadan 400 lirasını geri aldı.
Yargıtay'ın kararı var
Öğretmek Şamil Özkan'ın hareketi kredi kullanan tüketicilere de umut ışığı oldu. Tüketiciler Birliği Onursal Başkanı Avukat Bülent Deniz, Yargıtay'ın kararları uyarınca tüketicilerin geriye dönük 10 yıllık süreyle bankaların kestiği masrafları alabileceğini söyledi. Deniz, kredi kullanan milyonlarca insana işlem masraflarını geri almak için bankalara koşun çağrısında bulundu.
Sözleşmeye dikkat
Artık bankaların 31 kalem için aldığı masraflara yönelik hakem heyetine başvuran insanların davaları kazanmaya başladığını aktaran Deniz, "Bankalar eğer istediği masrafların nedenini ispatlayamazsa ücretleri geri ödemek zorunda kalıyorlar. Bankalar artık keyfe keder para talep edemeyecekler. İnsanlar 50-800 lira arasında değişen bu paraları ufaktır deyip almamazlık etmesin. Ortalama 5 bin lira kredi çeken milyonlarca insanı düşününce ortaya akıl almaz rakamlar çıkıyor" dedi.
Tüketici Yasası'nın 10/a bendine dikkat çeken Deniz şöyle devam etti:
"Burada tüketicinin önüne konmuş sözleşmelerin önceden görüşülmeden hazırlandığı kabul ediliyor. Yasaya göre bu tip sözleşmelerde tüketici aleyhine olan hükümler yok sayılıyor. Bankalar bunu aşmak için tüketiciden ayrı bir kağıda sözleşmeyi okudum anladım diye imza alıyorlar. Bu da bankayı kurtarıyor. Bu alınan tüm krediler için geçerli."
11 milyon kişi kredi aldı
Bankalar Birliği verilerine göre, son 10 yılda 11 milyon 455 bin kişi kredi çekti. Bunun 273 bin 674'ü taşıt, 1 milyon 275 bin 920'si konut, 6 milyon 997 bini tüketici kredilerinden oluşuyor. 2 milyon 503 bin 863 kişi de diğer kredileri kullandı.
Masal anlatmasınlar yasada hüküm var
Tüketiciler Derneği Onursal Başkanı Engin Başaran, bankaların tüketiciyi doğru bilgilendirmediğini belirtti. Başaran şu noktalara dikkat çekti:
"Tüketicinin bu hakkı zaten yasalarda vardı. Ancak kamu kuruluşları bankaların bu masrafları yıllardır almalarına göz yumdu. Yasalar tüketici lehine hiçbir zaman uygulanmadı. Masrafların geri alınmasına ve kredi kartı aidatlarının geri alınması gerektiğine dair iki tane yargı kararı var. Masal anlatmasınlar. 31 kalemde çıkarılan masrafların geri alınmasına karşı biraz tepki oldu diye bankalar hemen bir araya geldi ve büyük tepki gösterdiler. Aynı güçte tepkiyi tüketiciler de vermeli."
Nasıl başvurulur?
İşlem masrafı adı altında toplanan “Deli Dumrul ücretleri” nin geri alınması için şu iki yolun izlenmesi gerekiyor:
1- Bankaya masrafın istendiğine dair iadeli taahhütlü mektup gönderin.
2- Banka parayı iade etmezse kaymakamlıkta hakem heyetine gidin. Buraya verilecek dilekçe sonrası karar en geç üç ay içinde size bildiriliyor.
KAYNAK: MURAT GÜLDEREN / BUGÜN
Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı'nın 'Deli Dumrul ücretleri' olarak adlandırdığı ve kaldırmak için çalışma başlattığı banka komisyonlarına tokat gibi cevap Konya'dan geldi. Konya Selçuklu Kaymakamlığı Tüketici Sorunları Hakem Heyeti 2009 yılında bir bankadan 10 bin liralık tüketici kredisi çeken Öğretmen Şamil Özkan'a çıkarılan 400 liralık masrafın geri verilmesine hükmetti. Kararın çıkmasının ardından öğretmek Özkan, bankadan 400 lirasını geri aldı.
Yargıtay'ın kararı var
Öğretmek Şamil Özkan'ın hareketi kredi kullanan tüketicilere de umut ışığı oldu. Tüketiciler Birliği Onursal Başkanı Avukat Bülent Deniz, Yargıtay'ın kararları uyarınca tüketicilerin geriye dönük 10 yıllık süreyle bankaların kestiği masrafları alabileceğini söyledi. Deniz, kredi kullanan milyonlarca insana işlem masraflarını geri almak için bankalara koşun çağrısında bulundu.
Sözleşmeye dikkat
Artık bankaların 31 kalem için aldığı masraflara yönelik hakem heyetine başvuran insanların davaları kazanmaya başladığını aktaran Deniz, "Bankalar eğer istediği masrafların nedenini ispatlayamazsa ücretleri geri ödemek zorunda kalıyorlar. Bankalar artık keyfe keder para talep edemeyecekler. İnsanlar 50-800 lira arasında değişen bu paraları ufaktır deyip almamazlık etmesin. Ortalama 5 bin lira kredi çeken milyonlarca insanı düşününce ortaya akıl almaz rakamlar çıkıyor" dedi.
Tüketici Yasası'nın 10/a bendine dikkat çeken Deniz şöyle devam etti:
"Burada tüketicinin önüne konmuş sözleşmelerin önceden görüşülmeden hazırlandığı kabul ediliyor. Yasaya göre bu tip sözleşmelerde tüketici aleyhine olan hükümler yok sayılıyor. Bankalar bunu aşmak için tüketiciden ayrı bir kağıda sözleşmeyi okudum anladım diye imza alıyorlar. Bu da bankayı kurtarıyor. Bu alınan tüm krediler için geçerli."
11 milyon kişi kredi aldı
Bankalar Birliği verilerine göre, son 10 yılda 11 milyon 455 bin kişi kredi çekti. Bunun 273 bin 674'ü taşıt, 1 milyon 275 bin 920'si konut, 6 milyon 997 bini tüketici kredilerinden oluşuyor. 2 milyon 503 bin 863 kişi de diğer kredileri kullandı.
Masal anlatmasınlar yasada hüküm var
Tüketiciler Derneği Onursal Başkanı Engin Başaran, bankaların tüketiciyi doğru bilgilendirmediğini belirtti. Başaran şu noktalara dikkat çekti:
"Tüketicinin bu hakkı zaten yasalarda vardı. Ancak kamu kuruluşları bankaların bu masrafları yıllardır almalarına göz yumdu. Yasalar tüketici lehine hiçbir zaman uygulanmadı. Masrafların geri alınmasına ve kredi kartı aidatlarının geri alınması gerektiğine dair iki tane yargı kararı var. Masal anlatmasınlar. 31 kalemde çıkarılan masrafların geri alınmasına karşı biraz tepki oldu diye bankalar hemen bir araya geldi ve büyük tepki gösterdiler. Aynı güçte tepkiyi tüketiciler de vermeli."
Nasıl başvurulur?
İşlem masrafı adı altında toplanan “Deli Dumrul ücretleri” nin geri alınması için şu iki yolun izlenmesi gerekiyor:
1- Bankaya masrafın istendiğine dair iadeli taahhütlü mektup gönderin.
2- Banka parayı iade etmezse kaymakamlıkta hakem heyetine gidin. Buraya verilecek dilekçe sonrası karar en geç üç ay içinde size bildiriliyor.
KAYNAK: MURAT GÜLDEREN / BUGÜN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder