25 Nisan 2022 Pazartesi

ATATÜRKE YAKIŞTIRILAN SÖZLER ONU YÜCELTMEZ

 ATATÜRK YAKIŞTIRMA ÖZ DEYİŞLERE IHTİYACI OLMAYACAK KADAR BÜYÜKTÜR

ALAEDDIN YAVUZ

"Uyuyan milletler ya ölür ya da köle olarak uyanır" Böyle bir sözü yok Atatürk'ün.

Uyuyan millet, toplum olmaz, kılıçla istilâ edilmiş, kültürel yapısı yok edilip, köle dinine/kültüne ikna edilmiş, köleliği benimsemiş, özgürlük kavramını yitirmiş, yöneticileri kendine düşmanlardan seçilmiş toplumdur.

"Uyuyan Millet" kavramı, 1948 Israil'in devlet olarak ilanını Müslüman ülkelerin askeri müdahale korkusu ile Çekoslovak silahları ve baska ülkenin askeri üniformasını kullanan koruyucu özel askeri timin kurulmasını işleyen John Wayne'in baş rolünü oynadığı bir filimde ve 1969 yılında İsrail askerleri Mescidi Aksa’yı kundakladığında dönemin İsrail Başbakanı G.Meir’in aynı sözlerinde geçer;

“-O gece sabaha kadar korkudan uyumadım. Sanıyordum ki Müslümanlar dört bir taraftan İsrail’e girecekler. Lakin korkulan olmadı. İşte o zaman anladım ki biz istediğimizi yapabiliriz, zira ümmet uyuyan bir ümmettir.” 



1967 Israil-Suriye- Mısır savaşlarında tepkisiz kalan Müslüman ülkeler için Yahudilerin "Müslümanlar meğer uyuyan milletlermis" tespitinden yayılmıştır. Oysa, tüm Israile komşu ülkelerin başında 1919'dan beri Yahudiler vardır. Türkiye Cumhuriyeti de dahil.
Ismet Inönü de Bitlis Bagrat, Musevi Süryani Ermenisiydi. Onun sayesinde ABD sonrası Israili tanıyan ikinci ülke olduk. 40 yıldır PKK dümeniyle Büyük Israil'e oynuyorlar. Şimdi bunu Ukrayna-Polonya-Rusya sınırına taşıdılar. Zaten ilk Israil projesi Yahudi Polonya, Ukrayna bölgesi için düşünülmüştü.

Bu 'uyuyan Islâm ve Türk milletleri" Islâm  ve Isevilik hatta  Yahudilik dinleri ile 2000 yıldır zaten kültürel ve kan bağlarını koparmıştır.

Bu yüzden Türklük bilincinin beyinlere aşılanarak, hâlâ TÜRK adı ve kimliği varken sömürgeci Hint, Roma ve Pers dinlerinin asimilasyon siyasetini yürüten Tac giydirdiğimiz hainlerden TACI almalıyız.

Bu fikirden hareketle benim " Tacı haine giydirmiş milletin kanı dinmez " sözüme muhalif olarak üretildi.





Ben, Atatürk'e ait olmayan sözün ona yakıştırılması ile küçük düşürüleceğini, bunun bir saatlik tv programı ile yapılacağını bildigim icin karşı çıktım. Bazı arkadaşlar Facebook ortamında "izin vermem için çok ricacı olunca" izin verdim.

Sonra birileri geldi, kaynak sordu, elbette yok. Sonra bu sözün bana ait olduğunu,benden önce ne yazılmış ne de söylenmiş olmadığını kanıtladılar.
Sonra bu benim isteğimle terk edildi.

Bu sözümü hala Atatürk imzası ile paylaşan var.

12-15 yıl önce de yandaş medya Atatürk'e Ait Olmayan Sözler konulu bir program yapmış, etkili olmuştu.

Sanal Atatürk çok kişiyi olumsuz etkilemiş, bir de onlarla " Atatürk zaten, ona ait olmayan sözleri ona mal edip, onu ilahlaştiran, gerici yobazlara devleti teslim ederken, Atatürk Cumhuriyetini, rejimini koruduk" diyerek Atatürkçüleri, solcuları idam veya hapse mahkum eden düşmanları bunu yaptı" şeklinde benim başlattığım benzeri yöntemlerle mücadele etmiştik.

Atatürk'ün yaptığı devrimler, bilinen tarih boyunca bu topraklarda yapılmış en insani, en uzun süre yaşamış devrimlerdir, aşiretler, köleler aile olmuş, çocuklar, kadınlar, erkekler devlet ile ve en yüksek devlet adamıyla eşit haklara sahip olmuş, eşit eğitim, esit işe eşit ücret, herkese konut edinme, emeklilik, sosyal devlet olanakları onun kurduğu cumhuriyet ile halkımıza verilmistir. Bir kaç özlü söz ona mal edilerek büyütülmeye ihtiyacı olmadığı gibi, ona ait olmayan sözlerin ona mal edilmesiyle aşağılanmasina olanak verecek salaklık içine düşmüşlerin yüceltmesine de ihtiyacı yoktur.

Şimdi o ihanet çukuruna dönüş var.

Emperyalizm ve işbirlikçileri davasını kaybedince, kazanacağı bir zamana erteler.

Bu asılsız, sözlerle o zamana hizmet ediyoruz.

Alaeddin Yavuz

12 Nisan 2022 Salı

SAID-I NURSI VE VATIKANLI NURSI

 BITLIS'LI SURYANI ERMENİ SAID-I NURSI'NIN HIRISTİYAN KÖKENI 


 


Mütareke ve Türk Kurtuluş Savaşı yıllarında İstanbul'da Kürt ileri gelenlerinin(!) Sevr’in uygulanması için oluşturduğu " Kürt teali cemiyeti" vardır, bu cemiyetin üç no’lu kurucu üyesi olarak karşımıza çıkar Said-i Nursi(namı diğer Said-i Kürdi ve bir diğer namı Bediüzzaman) ve bu cemiyetin kurucu üyelerinin( ki 61 kişidirler) 1920 Koçgiri, 1925 Şeyh Said( Bu Said Elazığ Palulu Kürt aşiret reisidir, karışmasın),1938 Tunceli Kürt kalkışmalarında önderlikleri vardır.


1926 yılından sonra Said-i Kürdi adını kullanmayıp Said-i Nursi adını kullanır.

 
Süryani Hıristiyan Ermeni köyü  olan Nors, dilimizdeki Nur ile eş anlamlı Aramice sözdür. Süryani din kitabı Ginza d Rabba kitabındaki Hayy( Yaşam) tanrının yani Allah'ın Melki 'di Nura=Işık Kralı adından gelir. Hıristiyanlık dinini Hz. ISA ARAMİCE tebliğ etmiş ilk inciller Aramicedir.
Aramiler Sabilerdir ( Bakara 62.ayet) Italya'da yaşayanlara Latince  Sabine denilir.
Işte size Italya'da Nors kasabasında doğmuş Benediktus (Bene- Güzel, dicte= Söylemek kelimelerinden, Güzel söz söyleyen,  hatip) adını üreten,  Saidi Kürdi'nin köyünün ve Nursi adının babası olan, Sait'ten 1500 yıl önce yaşamış azizin kimliği, Said-i Kürdi ve yandaşlarının Haçlıları sevmeleri konusunda ikna edici kanıt olmaktadır.
Resim yazıyı iyi inceleyiniz. 







I.Dünya savaşı (1914-1918) bir haçlı değeriydi. Osmanlı bu savaşı kaybetti, 30 Ekim 1918 Mondros mütarekesi ile teslim oldu.
Müslümanların Hiristiyanlastirilmasi da Müslüman gibi ibadet eden Doğu Kiliseleri Hıristiyanlığı öğretilerek ve Müslümanlar kolelestirikerek sürmektedir.
Niye fakiriz, niye ülkemiz gelişmiyor,  niye hep belli bir kesim zengin oluyor, niye siyasetçiler,  bürokratlar hep Osmanlı ve Atatürk düşmanı olanlardan seçiliyor gibi tespitleriniz varsa uyanmaya başladınız demektir.
Ben üstüme düşeni yaptım, bu bilgileri sahiplenip yaymak da vatanseverlere kalmıştır.
Takdir, bilgiyi, gerçeği arayanındır. 

Alaeddin Yavuz   

3 Nisan 2022 Pazar

ASKER, ASKERLİK, ASKERLİK ONURU

Asker, Askerlik ve Askerlik Onuru Nedir?

Asker, resmen tanınmış bir devletin kendi savunmasını yapabilmek için kurduğu resmî orduda görevlendirdiği er'den generale tüm personelin ortak adıdır.

Çanakkale savaşında Anzac askerini taşıyan Turk askeri ve Avustralya Genel Valisi Lord Casey'in övgü metni.


Askerlik, ordu içinde yapılan görevlerin tümüne denilir.

Askerlik Onuru, her askerin orduda kendisine verilen her tür görevi, kendi yaşama hakkının üstünde tutarak, gözünü kırpmadan ölüme gitmek, görevini sosyal haklarının üstünde tutmak, savaşlarda esir alınan düşman askerini, kendisi ile aynı nedenle savaşta olduğunu, yani savaş kararını veren değil, verilmiş savaş kararına uymakla yükümlü olduğunu bilerek, saygı göstermek, insani ihtiyaçlarını karşılamasına olanaklar ölçüsünde kolaylık göstermektir.

Çünkü savaş kararlarını siyasiler alır, ordular uygular. Askerler de mecburen askerlik görevlerini uyguladıklarından, DOĞRUDAN SAVAŞ SUÇLUSU sayılamazlar.

Askerlerin işgal ettikleri coğrafi arazi üzerinde yaşayan insan, hayvan ve tabiatı yok etmekten kaçınmaları, hatta korumaları gerekir. 
1804-1814 Napolyon askerleri 
Ispanyol sivilin evine baskın
yapıyor . 


Savaş kararı almakta hiç bir katkısı olmayan, hükümet uygulamalarının, kararlarının mağduru olan halka eziyet edilmemesi, mülkiyet haklarına ve ırzlarına, onurlarına saygı duyulması da Askerliğin Onurundandır.
  
Türk tarihi de böyle örneklerle doludur, bütün dünya ülkelerinin tarihlerinde ordumuz hakkında övgülere bu yüzden rastliyoruz.

Bize gerek okullarda tarih ve Milli Güvenlik Derslerinde, gerek orduda acemi egitimlerinde, usta askerlik yaptığımızda, polis okulunda bu onur öğretilmiştir.

Her millet, yeryüzü insanlık ailesinin şerefli bir üyesi olabilmek için bu ilkeleri benimsemek, halkına öğretmek zorundadır.

Bu değerleri bilmeyen bir ordu, dünyanın en güçlü ordusu da olsa, onursuz ve serefsizdir.

Bu değerler diğer meslek gruplarını ve sivilleri de de kapsar. Çünkü onlar da her an asker olabilir.

Günlük yaşamda " ahlaklı insan" dediğimiz kimseler böyle ve benzeri güzel ahlâk örneklerine sahip olan, uygulayan insanlardır.

Dinlerde ise böyle örnekler yoktur.
Çünkü kendi dininden olmayan kardeşi, anne, babası, çocukları, akrabası da olsa "öldürmeyi" emreder.

Takdir insalarındır.

Alaeddin Yavuz

Son RUS-UKRAYNA savaşından çok güzel iki örneğin olduğu bu video asker ile eşkıya farkını ortaya koyuyor .