1 Nisan 2015 Çarşamba

İNGİLİZ İMAM BİLAL PHİLİPS TE PEDOFİLİYİ ÖVÜYOR.

PEDOFİLİK İNGİLİZ İMAM BİLAL FİLİPS DİYOR Kİ;

"Ergen olmayan kızla evliliği Muhammet uygulamıştır.
O evlilik, istismar  veya cinsel sömürü değildir."
Sapık imam Bilal Philips. Bir de doktırmuş.
Sıçayım doktorluğuna da Avrupalılığına da.

Muhammet zamanında ve bu gün de Zervani-Zerdüşt Persler, Araplar ile Sabi, Yahudi Arapları, kız çocuklarını doğduğunda diri diri kuma gömüyor ya da sütten kesilince ilişkiye giriyordu.

Tam bir zulüm olan bu sapıklık bununla da kalmıyor, kız kardeşler, annelerle evlenebili-yordu.
Muhammet, örnek evliliğiyle en azından, nikahı altıya, evliliği dokuza çıkartmıştır.

Peygamber Muhammet'in yaşamı (siyer) iyi okunursa, Ayşe evliliğinin sadece "örnek" olduğu, ikinci kez tekrar edilmediğini görürsünüz.

İkinci bir çocuk evliliği daha yapsaydı o zaman Muhammet gerçekten pedofilik sapık olarak nitelebilirdi.

 Oysa bunu, diri diri kuma gömülen, doğar doğmaz babasınca oral seks yapılan, "1,5-2" yaşından itibaren babasınca veya satın alanlarca cinsel istismara uğrayan mağduriyetleri kaldırmak için yapmadığını ispat edebilir misiniz?

Üstelik Ayşe, en sevdiği kişi ve koruyucusu Ebubekir'in kızıdır.

Mevcut olan sapkınlığa peygamber uysaydı kimseden kız istemesine de gerek yoktu, zaten hangi Arap'ın kızı olsa, üstüne para vererek kızını verirdi.

Kimse de yadırgamazdı. Zaten Ahzap Suresi 40. ayet, Muhammed'e evlilik konusunda oldukça ayrıcalık vermektedir. Örneğin, amca kızı ile evlilik, Müslüman ayasak iken ona bu ayet gereğince serbestti. Amcası ve vasisi Ebu Talip'in kızı Zeynep'i istediğinde, Zeynep istememiş ve evlilik gerçekleşmemiştir. Bu surenin tefsirini okursanız bu bilgiyi alırsınız. Görüldüğü gibi, kızını öldürmeyen insan Araplar da vardı ama genel kanı "kız çocuk düşmanlığı" yönündeydi.

Çünkü kız çocuklarından, savaşta köle olarak alınıp satılabildikleri, ay başı oldukları için kirli, lanetli sayıp utanıyorlardı, kızları olduğunda aşağılık hissediyorlardı. Bu tiksintiyi veren dinleriydi.
Bize de İslam ile geçen bu gelenek yüzünden "erkek" buluncaya kadar karısına doğum yaptıran çok insan tanıyorum.

Bu yüzden, "fakirlik için kızlarınızı öldürmeyin" ayetleri inmiştir.
Bu pedofilik gene insaflıymış. ""12" yaş demiş. 
Din ve dindarlığın bu cinsellik konuları insanları 
dinden etmektedir. Sapıklık, sapıklıktır.

Osmanlı, Arapların itirazlarına rağmen evliliği en az "kızlarda sekiz yaşa" bağlamıştır.

Bunun bir devrim olduğu ve insanlığın seviyesi yükseldikçe bu yaşın yükselmesi ,lkesinde sizi rahatsız eden nedir?

Örneğin Türkler bu evliliği bildikleri halde çocuk evliliklerini önlemek için "dokuz" konusunu Araplara rağmen savunmuş-lardır. Hiç bir Türk, "6" veya "9" yaşların-da çocukla evlenmemiş, çocuklarını "14-16" yaşlarında evlendirmeyi yüzyıllardır sürdürmüşlerdir.

Peygamberin bu evlilikle kız çocuklarını bu zulümlerden koruduğu, fikri size neden ters gelir?

Tekvir suresi; "Diri diri toprağa gömülen o kıza, sorulduğunda niçin öldürüldü diye" ayetleri size hiç insanlık dersi vermiyor mu?

Muhammet ve Osmanlı kadar devrimci olup evlilik yaşını 16 veya 18'e çıkartarak devrimi amacına ulaştırmak yerine ille de "6" veya "9" yaşlarında çocukla "Muhammet'i" örnek gösterip evlenmek onu anlamak değil, sapkınlığına yenilmektir.

Bu tezime en iyi örnek de Hatice ve Ayşe dışındaki evlendiği kadınların hepsi "16" ile "18" yaşları arasındadır ve çoğu bakire bile değildiler. 
Bildiğim kadarıyla en son evlendiği Hz. Ömer'in kızı taze dul Hafsa'dır ve Hafsa ikinci evliliğini peygamberle yaptığında yaşı "18" di.

Bu örneklere göre "Ayşe evliliği", yapılan ahlak devrimini gösteren bir "örnek" teşkil etmesi için yapılmıştır derken kafadan sallamamış olduğumu kanıtlamış olmaktayım.

Böyle sapıkları gördükçe, "eğer cennete bunlar gidecekse cehennem biletimi şimdiden alayım" diyen milyonlarca insan var yeryüzünde.

Bu aşağılık sapıklar, pedofiliden hoşlanıyorlarsa Sabi, Zerdüşt, Şemsi Yahudi olabilirler. Hatta Hindistan ve bazı Afrika, Okyanusya ülkelerinde hala tapınak fahişeliği dini gelenekleri yaşanmaktadır, oralara da gidebilirler. Ki hukuken oralarda bile bunla yasaklanmıştır. Yasağa rağmen sürmektedir.

Devadasi adı verilen, doğumdan

sonra tapınağa adanmış
tapınak fahişesi kız çocuğu.
Meryem ana da böyle tapınağa
adanmış bir çocuktu.
Hindistanda tapınaklar
genel ev görevi görmektedir.

İslam bu geleneği kaldırmışsa
da Yahudilik dahil diğer dinlerde 
sürmektedir. Müslümanlar bu 
sapıklığa sevk edilmektedirler.

Hatta Hristiyanlık ta Kur'an gibi temelini Tevrat'tan aldığından aynı sapıklık onlarda da vardır. Bunun için sadece İslam'a gerek yok, Muhammet'e sığınmak ta yok imam efendi.

Sen Müslüman değil, 1400 yıllık sapık gelenekleri "din maskesiyle" sürdürmeye çalışan bir sapıksın sadece.

Sen ve senin gibi sahte Müslümanlar, Muhammet'in devrimini fark edemeyenler bu sapıklığa olan düşkünlüklerini din ile örtmeye bayılmaktadırlar.

Bu yüzyılda bu sapıklıkları sürdürenler kesin ruhsal tedaviye muhtaç sapıklardır.
Zaten öyleydiler, bu gün de değişmiş değillerdir.

1400 yıldır İslam'ın bir kültür devrimi olduğunu anlamayanlar 1400 yıl daha geçse, Sabilerin sapıklıklarını aratmaya aday olduklarını göstermektedrriler.


Alaeddin Yavuz/
Alaeddin Yavuz wordpress
keykubat
/adilyargic
/ adilyargicc


Hiç yorum yok: